İlk bakışta matematik ve fen dersleri, öğrenciler tarafından itici olarak algılanmaktadır. Bu nedenle de öğrenciler, bu derslerin zor olduğundan şikayet etmekteler.
Bu yüzden, bu derslerin öğrenciler tarafından algılanması güç bir hal almaktadır. Bu durum doğal olarak öğrenciyi bu derslere karşı önyargılı bir tutum içine sürükler. O halde öncelikle bu derslere karşı olumsuz tutum geliştirmeyi bir yana bırakmanız doğru olacaktır. Olumsuz duygularınızı yenmeye çalışın. Önyargılı davranmaktansa, uğraşmayı deneyin.
Sosyal derslere bakışınız ne ise, matematik ve fen derslerine de aynı pencereden bakmanız gerekmektedir. Çünkü, bu alanlar da, belli başlı ders kapsamına girmekte ve yararlanabileceğiniz birçok yeni bilgiyi içermektedir.
Çok zorlandığınız problemlerin temel mantığına geri donun. Çünkü konunun teorik kısmı henüz daha oturmamıştır. Önceden farkına varamadığınız bir ayrıntıyı görecek ve eksiğinizi gidereceksiniz.
Zor sorularla uğraşmak, çalışmada doğru bir yöntem izlendiğinin göstergesi değildir. Aksine anlaşılması zor, karmaşık sorular size vakit kaybettirdiği gibi canınızı da sıkacaktır.
Ödev olarak verilen testleri muhakkak çözün, takıldığınız sorulardaki açıklarınızı giderin. Özellikle bu derslerde soru sormaktan çekinmeyin.
Çözemediğiniz sorularda, farklı yöntemleri uygulamaya çalışın.
Matematik ve fen dersleri, kendi içinde basamaklar halindedir. Yani konular birbirini takip eder ve bir alt konuda eksiklik varsa, bir üst konunun öğrenilmesi güçleşir.
Konuların teorik kısımlarım tam anladıktan sonra, öğrendiklerinizi çok soru çözerek pekiştirmelisiniz.
Başarı için, alt yapıda tüm derslere gerek olduğunu asla unutmayınız.