- Katılım
- 6 Ekim 2012
- Mesajlar
- 29,816
- Reaksiyon puanı
- 19,180
- Puanı
- 1,060
- Yaş
- 26
Hikayeyi burada ilk ve son defa paylaşcam.Çünkü ilk 5 bölümünü yazdım ve wattpadde paylaşmayı düşünüyorum sizce paylaşmalı mıyım
Kendini Hasta Saymayan Nidadan:
"Hade odana hade.." diye bana bağıran ve beni terlikle kovalayan annemden kaçarak odama doğru yürüyordum çünkü bu aksam misafirler gelecekti ve ailem benden utandığı için beni odama kilitleyeceklerdi ama ben bunlara alışmıştım ve halime şükrediyordum çünkü biliyordum ki dışarıda sokaklarda yatan ve bir gıdım ekmek için dilenen insanlar vardı.
Odama girdim ve yatağıma yattım tavanı seyretmeye başladım.Ben tavanı seyrederken abim kapının önünde annemle bir şeyler konuştu sonra da yanıma geldi yanıma yattı ve tavanı izlemeye başladı..
"Nida yıllardır tavana baka baka bir hal oldun ya, bana bakmadın bu kadar.Valla anlamıyorum annemler neden senden utanıyorlar sanki sen istedin böyle doğmayı ki bence sen gayette normal bir insansın hasta falan değilsin yani." dedi.
Canım abim benim onu çok seviyordum bu evde hizmetlimiz Halime Hanımla beni anlayan tek kişiydi ve bir defasında babamlar benden utandığı ve beni besleme gibi gördükleri için babamla kavga etmişti sonundaysa benim için babam tarafından kemerle dövülmüştü.O günden beri abime olan sevgim 3 katı arttı hatta sonra babam benim üstüme yürümüştü ama abim sayesinde dövülmekten kurtulmuştum.
Bu arada ben size ailemi yani özellikle abimi ve beni anlatayım :
Annem 40 yaşında kendine cok iyi bakan bir kadın hatta evde güzellik salonu kurdu kendine ve jet sosyetenin en popüler kadını ayrıca kendisi dedemden miras kalan şirketlerin yönetiminin tamamını babama devrettigi için koca gün gezip tozuyor boş zamanlarındaysa beni azarlıyor.Yok efendim ben neden böyle doğmuşum da abim neden sağlıklıymış ta hatta sırf bunun yüzünden benim bu evin kızı olduğumu kimseye söylemediler yani herkes beni bu evin beslemesi sanıyor.
Babam 44 yaşında ülkenin önde gelen daha ne iş bile yaptığını bilmediğim şirketleri yönetiyor.Kendisi pek egolu bir adamdır.Düşünün yani benim down sendromlu olduğumu öğrenince annemi merdivenlerden itmeye kalkışmış ama aslan dedem miras için bir şart koymuş ve o da benim doğup 18 yaşına kadar bakılmammış onlar da bana bakmak zorunda kaldılar işte öyle ama 18 ime az kaldı ve bunlar beni kapının önüne koycaklar gibi duruyor.
Abim 20 yaşında tüm genç kızların hayalindeki sevgiliydi.Yanlış anlamayın abime yan gözle bakmıyorum yalnızca gurur duyuyorum.Kendisi Cerrahpaşa Tıp Fakültesinde 3. Sınıfa geçti yani ailenin de gurur kaynağı ve kendisi bana çok bağlıdır bende ona tabi...
Ve ben... Ailenin hastalıklı çirkin pis beslemesi... Ben kendimi böyle görmüyorum aslında.Ama ailem bana öyle bir davranıyor ki kendimi hasta ve dışlanmış olarak hissediyorum.Ama alıştım artık dediğim gibi Allah'ıma şükrediyorum.
Gözlerimin önünde sallanan el gördüğümde abime gülümseyerek baktım ve "Dalmışım abicim kusuruma bakma, sen ne diyordun ?"
dedim.
Abim bana gülümseyip yatakta oturma pozisyonu aldı.
"Diyorum ki üniversiten için heyecanlı mısın? "
Ah evet bir de o var.Yaşım diğerlerinden bir yaş küçük olsa da- annem beni okula erken kaydettirmiş heralde beni evde daha fazla görmeye dayanamamış- 2-3 hafta sonra Üniversitem başlıyor.Ben Boğaziçi Mimarlık bölümünü kazandım.
"Heyecanlıyım tabiki.İnşallah okul hayatım süper olur"
"İnşallah kardeşim inşallah " dedi ve bana sarıldı.Bende onun sarılmasına karşılık verdim.Ona sarılırken kendimi çok ama çoook mutlu hissediyordum.Bunu ona ne zaman söylesem "Sevgilin olunca benim sarılmalarım sana sıkıcı gelcek benim yerime sevgilin le sarılmak isteyeceksin " diyordu.Ben de gülümseyerek konuyu degistiriyordum.Çünkü ben Down sendromluyum yani sevgiliyi geçtim arkadaşım bile olmadı şu ana kadar ve olmayacak gibi duruyor.Herkes benle dalga geçiyor sanki ben dedim Allah'a beni Down sendromlu yarat diye.Belki de ben normalimdir onlar anormal, olamaz mı yani ? Bence olabilir benim gibileri de var neticede.
Sarılması bittiğinde telefonu çaldı ve koşarak yanımdan ayrıldı.Heralde sevgilisi arıyordu.Eh yani böyle erkek te boş bırakılmaz sevgilileri bile olabilir o derece.
Annem odama geldi.Kendisi yine cool giysilerini giymişti ne de olsa bu aksam babam yeni bir iş bağlayacaktı.
Bana kötü kötü baktıktan sonra "Bu akşamlık kapını kilitlemiyorum çünkü Halime teyzen de senle oturacak ve yemekleri yeni tuttuğum Amerikan hizmetçi sunacak ama dışarıya çıkmak yok anlaşıldı mı ?" dedi.
Nasıl mutlu oldum anlatamam çünkü 17 yıldır ilk defa biriyle yan yana odamda oturacaktım.
"Tamam anneciğim" dedim kibar ses tonumla.
Annem bana kötü kötü bakmaya başladı ve "Anneciğim derken ? " diye sordu.Kızmıştı, sinirlenmişti, öfkelenmişti.
Annem kendisine Hanımım dememi istiyordu ve ben az önce bunu unutup ona "Anneciğim" demiştim.Ah ah ne olurdu annem beni sevseydi...
"Peki Hanımım bu aksam odamdan çıkmayacağım" dedim önünde eğilerek.
O da "Aferin aferin öğreniyorsun" diyip yanımdan gitti ben de yine her zamanki gibi yatağıma yattım ve abimin bana geçen sene hediye ettiği Iphone 6 mı çıkartıp whatsapp grubuma girdim.En çok bu grupta rahat ediyordum çünkü beni gerçekte görmüyorlar ve down sendromlu olduğumu bilmiyorlardı.
Grubumuzun adı "Pembe Panters" idi.Simgeyi ise tabiki pembe panter yapmışlardı.Grupta online olan yoktu.Bu benim canımı sıksa da önceki konuşmaları okumaya başladım.
Neler neler konuşmuşlar maşallah tam 1124 mesaj vardı.Mesajları okurken gruba yeni birinin katıldığını fark ettim.Hemen profiline baktım ve şok oldum.Ağzım falan sulandı kendimi bir değişik hissettim oha falan oldum yani.Profilde en az abim kadar taş bir çocuk üstü açık bir şekilde duruyordu ve arkasındaki kızlar da bu çocuğa bakıp gülüşüyorlardı.
Ben profil resmine ağzım sulanmış bir şekilde bakarken kapı açıldı ve içeriye elinde portakal suyuyla gelen Halime teyzem portakal suyunu yanıma bırakıp bana gülümsedi.
"Naber deli kız ? "
"İyidir Halime teyzem senden ? "
"İyiyim bende işte.Bu gece beraberiz ha ? İnşallah benden sıkılmazsın "
"Sıkılmam tabiki Halime teyzeciğim" diyip telefonumu yatağıma koyup ona sarıldım.Halime teyze ben doğduğumdan beri bu evdeydi ve asıl görevi bana bakmaktı.En azından annem bana bakacak birini tutmuştu belki de beni içten içe seviyordu...
Halime teyzenin "Dur kız boğuluyorum " diyişinden sonra onu bıraktım ve yanıma oturmasını sağladım.
Halime teyze " Benim bu aksam dizim var da kızım onu izleyebilir miyim ? " diye mahcup bir şekilde soru sordu.
Hala neden benim yanımda mahcup olduğunu anlamasam da gülümseyerek "Tabiki Halime Teyze kumanda Televizyonun yanında." dedim ve telefonuma -seksi çocuğa- geri döndüm.
Ben çocuğun profilini inceleyip düşler kurarken Halime Teyze Çilek Kokusunu açıp izlemeye başladı.
Tövbe tövbe bu kadın bunu mu izliyor ? Aha adam soyundu.Oha baklavalara bak.Off Allahım sana geliyorum...
'Whatsapptaki çocuğun baklavaları daha güzel' diyen sesle olduğum yerde kaldım ve etrafıma bakındım.Etrafta kimseyi göremeyince sesi boşverdim ve çocuğun online olduğunu gördüm.
Ben (B) : Slm
Görüldü yapıyor ama cevap vermiyor neden acaba ?
Aha yazıyor çok şükür.
O : Slm.Tanışıyormuyuz?
B: Hayır seni whatsapp grubunda gördüm yeni gelmissin bir tanışalım dedim.
O: Neden benimle tanışmak istiyorsun küçüğüm?
B: Ne küçüğü ya küçük falan değilim ben.
O: Bal gibi de küçüksün eğer profil fotondaki sensen. Bir de bir sürü makyaj yapmışsın annen karışmıyor mu ? Baban yok mu senin ?
Of of belki makyaj yüzümü down sendromlu halimden kurtarır diye yapmıştım ama bunu ona anlatamam ki .Ya benimle konuşmak istemezse ? Ya benle dalga geçerse?
B: Kaç yaşındasın sen de bana küçük diyorsun ?
O: 22 yaşındayım.Dur senin yaşını da tahmin ediyim.. Hımmm.... 17 ?
Oha lan doğru bildi nasıl oluyor bu ?
B: Evet doğru bildin de nasıl bildin ya ? Benim adımı falan da tahmin ette tam olsun ??
O: Nida, Nida Altın -havalı emoji-
Oha bunu nerden bildi bu çocuk ya ?
B: Evet öyle. Nerden bildin ?
O: Ben bilirim.Ben hackerim .
B: Oha cidden mi ya ? Süper bir özellik keşke bende de olsaydı.
Tam yazıyor... yazısı çıkmıştı ki aşağıdan annemin "Hoşgeldiniz" sesini duydum.Demek ki misafirler gelmişti ve ben misafirleri çok merak ediyordum yani bir yolunu bulup aşağıya inip onları gizli gizli izleyecektim.
Telefona geri döndüm.Cevap yazmıştı.
O: Hahahahahahah
Noluyor bu çocuğa ya ? Acaba birisine yazacakken yanlışıkla bana mı yazdı ?
B: ?
O: Çok saf ve masumsun benim hacker hemen inandın.Yaşını tahmin ettim çünkü ben kızlardan anlarım altımdan geçmeyen kız türü kalmamıştır,ismin ise whatsappta yazıyor.
Bir daha benle yazışmanı tavsiye etmem gruba da kardeşim zorladı diye girdim benle hava atacakmış.Unutma küçüğüm BEN GÜNAHKARIM SENSE MASUM.BEN SENİ YAKARIM BEN SENİ BİTİRİRİM.Mesela ben uyuşturucu kullanıyorum sen kullanabilir misin ? Sen sigara içebilir misin ? Sen sabahlara kadar eğlenebilir misin ? Sarhoş olup eve gidebilir misin ? Benim arkadaşlarım böyle işte.Sende o ışık yok o yüzden görüşmeyelim bir daha.Bir de ben arkadaş canlısı değilim sürekli yalnız takılan biriyim kusuruma bakma.
Ben ağlamaya başlamıştım ama içimden ağlıyordum çünkü Halime teyzeyi üzmek istemiyordum.
Halime teyzeye gözümün ucuyla baktım : Gülerek Çilek Kokusunu izliyordu.Halime teyzem benim...
Çocuğa cevap yazacaktım ama online olmadığını fark ettim.Bu arada daha ismini bile bilmiyordum ben bu çocuğun.Telefonumu şarja taktım.
Kendimi toparlayarak " Halime teyzecim " dedim.
Halime teyze bana döndü ve gülümseyerek " Efendim tontişim" dedi.
Ne ? Tontiş mi ? Ben sırf diğer down sendromlulara benzememek için her gün 2.5 litre süt içiyordum, sürekli bir diyet halindeydim ve hala kilolu muydum ? Neyse ya olsun ben kendimle barışığım.
"Mutfağa inebilir miyim ? "
"Ama annen burada kalman gerektiğini söyledi.Anneni dinleyip burada kalmalısın bence ama çekirdek olsa iyi olurdu şimdi.Tamam git ama sessiz ve sakin bir şekilde git tamam mı ? " diye sordu.
Ben de onu öpüp odamdan çıktım.Akşamları ev bir başka duruyormuş yani baya iyi duruyor zenginliğin dibi resmen.
Hemen koşa koşa holdeki balkona çıktım ve bahçeyi izlemeye başladım.Bahçemiz aşırı büyüktü ve her türlü ağaçtan bulunuyordu.Bir de havuzumuz vardı..Off ama ne havuz baya büyük bir şeydi ama ben yüzme bilmediğim için giremiyordum.
Havuza daha yakından bakmak için balkondan sarktım ve havuza hayran hayran baktım.Aşağıdan sesler geliyordu bide.Demek ki misafirlerle ailem havuz kenarında oturuyorlardı.
Misafirleri kıyıdan köşeden görmek için biraz daha sarktım.Gözükmüyorlardı.Birazcık daha sarktım ama dengemi kaybettim ve aşağıya doğru uçmaya başladım...
Çığlıklar atıyordum, annem beni, annemi misafirlerine rezil ettiğim için gebertcekti ama umrumda değildi.Ölmek istemiyordum,ölmek için daha çok gençtim...
Bedenim suya düştüğünde kollarımı bile kıpırdatamadım sanki bir kara delik beni dibine doğru çekiyordu ama ben kurtarıcımı, beyaz atlı prensimi bekliyordum...
Boğuluyor olabilirdim ama beyaz atlı prensim beni kurtaracaktı emindim....
Çığlıklarım kesilmişti çünkü nefes alamıyordum ölüyordum...
Uzaklarda bir yerlerde karanlığın ortasında bir ışık görüyordum. Yavaş yavaş kendimi kaybediyordum. Işığa ulaştığımda tek hatırladığım şey havuza düşüp bilincimi kaybettiğimdi...
@Çiğdem- @destere @xemrexxx @MayısKralı @pompy @vadikızı @Harunnn60 @Harunnn60 bakın bakalım paylaşılmaya değer mi ?
Not: Yeniden söyleyim bu burda ilk ve son paylaşımım olcak çünkü bu uzunlukta hikayeyi buradakiler okumaz ve ayrıca verilen değer düştü burada.
Kendini Hasta Saymayan Nidadan:
"Hade odana hade.." diye bana bağıran ve beni terlikle kovalayan annemden kaçarak odama doğru yürüyordum çünkü bu aksam misafirler gelecekti ve ailem benden utandığı için beni odama kilitleyeceklerdi ama ben bunlara alışmıştım ve halime şükrediyordum çünkü biliyordum ki dışarıda sokaklarda yatan ve bir gıdım ekmek için dilenen insanlar vardı.
Odama girdim ve yatağıma yattım tavanı seyretmeye başladım.Ben tavanı seyrederken abim kapının önünde annemle bir şeyler konuştu sonra da yanıma geldi yanıma yattı ve tavanı izlemeye başladı..
"Nida yıllardır tavana baka baka bir hal oldun ya, bana bakmadın bu kadar.Valla anlamıyorum annemler neden senden utanıyorlar sanki sen istedin böyle doğmayı ki bence sen gayette normal bir insansın hasta falan değilsin yani." dedi.
Canım abim benim onu çok seviyordum bu evde hizmetlimiz Halime Hanımla beni anlayan tek kişiydi ve bir defasında babamlar benden utandığı ve beni besleme gibi gördükleri için babamla kavga etmişti sonundaysa benim için babam tarafından kemerle dövülmüştü.O günden beri abime olan sevgim 3 katı arttı hatta sonra babam benim üstüme yürümüştü ama abim sayesinde dövülmekten kurtulmuştum.
Bu arada ben size ailemi yani özellikle abimi ve beni anlatayım :
Annem 40 yaşında kendine cok iyi bakan bir kadın hatta evde güzellik salonu kurdu kendine ve jet sosyetenin en popüler kadını ayrıca kendisi dedemden miras kalan şirketlerin yönetiminin tamamını babama devrettigi için koca gün gezip tozuyor boş zamanlarındaysa beni azarlıyor.Yok efendim ben neden böyle doğmuşum da abim neden sağlıklıymış ta hatta sırf bunun yüzünden benim bu evin kızı olduğumu kimseye söylemediler yani herkes beni bu evin beslemesi sanıyor.
Babam 44 yaşında ülkenin önde gelen daha ne iş bile yaptığını bilmediğim şirketleri yönetiyor.Kendisi pek egolu bir adamdır.Düşünün yani benim down sendromlu olduğumu öğrenince annemi merdivenlerden itmeye kalkışmış ama aslan dedem miras için bir şart koymuş ve o da benim doğup 18 yaşına kadar bakılmammış onlar da bana bakmak zorunda kaldılar işte öyle ama 18 ime az kaldı ve bunlar beni kapının önüne koycaklar gibi duruyor.
Abim 20 yaşında tüm genç kızların hayalindeki sevgiliydi.Yanlış anlamayın abime yan gözle bakmıyorum yalnızca gurur duyuyorum.Kendisi Cerrahpaşa Tıp Fakültesinde 3. Sınıfa geçti yani ailenin de gurur kaynağı ve kendisi bana çok bağlıdır bende ona tabi...
Ve ben... Ailenin hastalıklı çirkin pis beslemesi... Ben kendimi böyle görmüyorum aslında.Ama ailem bana öyle bir davranıyor ki kendimi hasta ve dışlanmış olarak hissediyorum.Ama alıştım artık dediğim gibi Allah'ıma şükrediyorum.
Gözlerimin önünde sallanan el gördüğümde abime gülümseyerek baktım ve "Dalmışım abicim kusuruma bakma, sen ne diyordun ?"
dedim.
Abim bana gülümseyip yatakta oturma pozisyonu aldı.
"Diyorum ki üniversiten için heyecanlı mısın? "
Ah evet bir de o var.Yaşım diğerlerinden bir yaş küçük olsa da- annem beni okula erken kaydettirmiş heralde beni evde daha fazla görmeye dayanamamış- 2-3 hafta sonra Üniversitem başlıyor.Ben Boğaziçi Mimarlık bölümünü kazandım.
"Heyecanlıyım tabiki.İnşallah okul hayatım süper olur"
"İnşallah kardeşim inşallah " dedi ve bana sarıldı.Bende onun sarılmasına karşılık verdim.Ona sarılırken kendimi çok ama çoook mutlu hissediyordum.Bunu ona ne zaman söylesem "Sevgilin olunca benim sarılmalarım sana sıkıcı gelcek benim yerime sevgilin le sarılmak isteyeceksin " diyordu.Ben de gülümseyerek konuyu degistiriyordum.Çünkü ben Down sendromluyum yani sevgiliyi geçtim arkadaşım bile olmadı şu ana kadar ve olmayacak gibi duruyor.Herkes benle dalga geçiyor sanki ben dedim Allah'a beni Down sendromlu yarat diye.Belki de ben normalimdir onlar anormal, olamaz mı yani ? Bence olabilir benim gibileri de var neticede.
Sarılması bittiğinde telefonu çaldı ve koşarak yanımdan ayrıldı.Heralde sevgilisi arıyordu.Eh yani böyle erkek te boş bırakılmaz sevgilileri bile olabilir o derece.
Annem odama geldi.Kendisi yine cool giysilerini giymişti ne de olsa bu aksam babam yeni bir iş bağlayacaktı.
Bana kötü kötü baktıktan sonra "Bu akşamlık kapını kilitlemiyorum çünkü Halime teyzen de senle oturacak ve yemekleri yeni tuttuğum Amerikan hizmetçi sunacak ama dışarıya çıkmak yok anlaşıldı mı ?" dedi.
Nasıl mutlu oldum anlatamam çünkü 17 yıldır ilk defa biriyle yan yana odamda oturacaktım.
"Tamam anneciğim" dedim kibar ses tonumla.
Annem bana kötü kötü bakmaya başladı ve "Anneciğim derken ? " diye sordu.Kızmıştı, sinirlenmişti, öfkelenmişti.
Annem kendisine Hanımım dememi istiyordu ve ben az önce bunu unutup ona "Anneciğim" demiştim.Ah ah ne olurdu annem beni sevseydi...
"Peki Hanımım bu aksam odamdan çıkmayacağım" dedim önünde eğilerek.
O da "Aferin aferin öğreniyorsun" diyip yanımdan gitti ben de yine her zamanki gibi yatağıma yattım ve abimin bana geçen sene hediye ettiği Iphone 6 mı çıkartıp whatsapp grubuma girdim.En çok bu grupta rahat ediyordum çünkü beni gerçekte görmüyorlar ve down sendromlu olduğumu bilmiyorlardı.
Grubumuzun adı "Pembe Panters" idi.Simgeyi ise tabiki pembe panter yapmışlardı.Grupta online olan yoktu.Bu benim canımı sıksa da önceki konuşmaları okumaya başladım.
Neler neler konuşmuşlar maşallah tam 1124 mesaj vardı.Mesajları okurken gruba yeni birinin katıldığını fark ettim.Hemen profiline baktım ve şok oldum.Ağzım falan sulandı kendimi bir değişik hissettim oha falan oldum yani.Profilde en az abim kadar taş bir çocuk üstü açık bir şekilde duruyordu ve arkasındaki kızlar da bu çocuğa bakıp gülüşüyorlardı.
Ben profil resmine ağzım sulanmış bir şekilde bakarken kapı açıldı ve içeriye elinde portakal suyuyla gelen Halime teyzem portakal suyunu yanıma bırakıp bana gülümsedi.
"Naber deli kız ? "
"İyidir Halime teyzem senden ? "
"İyiyim bende işte.Bu gece beraberiz ha ? İnşallah benden sıkılmazsın "
"Sıkılmam tabiki Halime teyzeciğim" diyip telefonumu yatağıma koyup ona sarıldım.Halime teyze ben doğduğumdan beri bu evdeydi ve asıl görevi bana bakmaktı.En azından annem bana bakacak birini tutmuştu belki de beni içten içe seviyordu...
Halime teyzenin "Dur kız boğuluyorum " diyişinden sonra onu bıraktım ve yanıma oturmasını sağladım.
Halime teyze " Benim bu aksam dizim var da kızım onu izleyebilir miyim ? " diye mahcup bir şekilde soru sordu.
Hala neden benim yanımda mahcup olduğunu anlamasam da gülümseyerek "Tabiki Halime Teyze kumanda Televizyonun yanında." dedim ve telefonuma -seksi çocuğa- geri döndüm.
Ben çocuğun profilini inceleyip düşler kurarken Halime Teyze Çilek Kokusunu açıp izlemeye başladı.
Tövbe tövbe bu kadın bunu mu izliyor ? Aha adam soyundu.Oha baklavalara bak.Off Allahım sana geliyorum...
'Whatsapptaki çocuğun baklavaları daha güzel' diyen sesle olduğum yerde kaldım ve etrafıma bakındım.Etrafta kimseyi göremeyince sesi boşverdim ve çocuğun online olduğunu gördüm.
Ben (B) : Slm
Görüldü yapıyor ama cevap vermiyor neden acaba ?
Aha yazıyor çok şükür.
O : Slm.Tanışıyormuyuz?
B: Hayır seni whatsapp grubunda gördüm yeni gelmissin bir tanışalım dedim.
O: Neden benimle tanışmak istiyorsun küçüğüm?
B: Ne küçüğü ya küçük falan değilim ben.
O: Bal gibi de küçüksün eğer profil fotondaki sensen. Bir de bir sürü makyaj yapmışsın annen karışmıyor mu ? Baban yok mu senin ?
Of of belki makyaj yüzümü down sendromlu halimden kurtarır diye yapmıştım ama bunu ona anlatamam ki .Ya benimle konuşmak istemezse ? Ya benle dalga geçerse?
B: Kaç yaşındasın sen de bana küçük diyorsun ?
O: 22 yaşındayım.Dur senin yaşını da tahmin ediyim.. Hımmm.... 17 ?
Oha lan doğru bildi nasıl oluyor bu ?
B: Evet doğru bildin de nasıl bildin ya ? Benim adımı falan da tahmin ette tam olsun ??
O: Nida, Nida Altın -havalı emoji-
Oha bunu nerden bildi bu çocuk ya ?
B: Evet öyle. Nerden bildin ?
O: Ben bilirim.Ben hackerim .
B: Oha cidden mi ya ? Süper bir özellik keşke bende de olsaydı.
Tam yazıyor... yazısı çıkmıştı ki aşağıdan annemin "Hoşgeldiniz" sesini duydum.Demek ki misafirler gelmişti ve ben misafirleri çok merak ediyordum yani bir yolunu bulup aşağıya inip onları gizli gizli izleyecektim.
Telefona geri döndüm.Cevap yazmıştı.
O: Hahahahahahah
Noluyor bu çocuğa ya ? Acaba birisine yazacakken yanlışıkla bana mı yazdı ?
B: ?
O: Çok saf ve masumsun benim hacker hemen inandın.Yaşını tahmin ettim çünkü ben kızlardan anlarım altımdan geçmeyen kız türü kalmamıştır,ismin ise whatsappta yazıyor.
Bir daha benle yazışmanı tavsiye etmem gruba da kardeşim zorladı diye girdim benle hava atacakmış.Unutma küçüğüm BEN GÜNAHKARIM SENSE MASUM.BEN SENİ YAKARIM BEN SENİ BİTİRİRİM.Mesela ben uyuşturucu kullanıyorum sen kullanabilir misin ? Sen sigara içebilir misin ? Sen sabahlara kadar eğlenebilir misin ? Sarhoş olup eve gidebilir misin ? Benim arkadaşlarım böyle işte.Sende o ışık yok o yüzden görüşmeyelim bir daha.Bir de ben arkadaş canlısı değilim sürekli yalnız takılan biriyim kusuruma bakma.
Ben ağlamaya başlamıştım ama içimden ağlıyordum çünkü Halime teyzeyi üzmek istemiyordum.
Halime teyzeye gözümün ucuyla baktım : Gülerek Çilek Kokusunu izliyordu.Halime teyzem benim...
Çocuğa cevap yazacaktım ama online olmadığını fark ettim.Bu arada daha ismini bile bilmiyordum ben bu çocuğun.Telefonumu şarja taktım.
Kendimi toparlayarak " Halime teyzecim " dedim.
Halime teyze bana döndü ve gülümseyerek " Efendim tontişim" dedi.
Ne ? Tontiş mi ? Ben sırf diğer down sendromlulara benzememek için her gün 2.5 litre süt içiyordum, sürekli bir diyet halindeydim ve hala kilolu muydum ? Neyse ya olsun ben kendimle barışığım.
"Mutfağa inebilir miyim ? "
"Ama annen burada kalman gerektiğini söyledi.Anneni dinleyip burada kalmalısın bence ama çekirdek olsa iyi olurdu şimdi.Tamam git ama sessiz ve sakin bir şekilde git tamam mı ? " diye sordu.
Ben de onu öpüp odamdan çıktım.Akşamları ev bir başka duruyormuş yani baya iyi duruyor zenginliğin dibi resmen.
Hemen koşa koşa holdeki balkona çıktım ve bahçeyi izlemeye başladım.Bahçemiz aşırı büyüktü ve her türlü ağaçtan bulunuyordu.Bir de havuzumuz vardı..Off ama ne havuz baya büyük bir şeydi ama ben yüzme bilmediğim için giremiyordum.
Havuza daha yakından bakmak için balkondan sarktım ve havuza hayran hayran baktım.Aşağıdan sesler geliyordu bide.Demek ki misafirlerle ailem havuz kenarında oturuyorlardı.
Misafirleri kıyıdan köşeden görmek için biraz daha sarktım.Gözükmüyorlardı.Birazcık daha sarktım ama dengemi kaybettim ve aşağıya doğru uçmaya başladım...
Çığlıklar atıyordum, annem beni, annemi misafirlerine rezil ettiğim için gebertcekti ama umrumda değildi.Ölmek istemiyordum,ölmek için daha çok gençtim...
Bedenim suya düştüğünde kollarımı bile kıpırdatamadım sanki bir kara delik beni dibine doğru çekiyordu ama ben kurtarıcımı, beyaz atlı prensimi bekliyordum...
Boğuluyor olabilirdim ama beyaz atlı prensim beni kurtaracaktı emindim....
Çığlıklarım kesilmişti çünkü nefes alamıyordum ölüyordum...
Uzaklarda bir yerlerde karanlığın ortasında bir ışık görüyordum. Yavaş yavaş kendimi kaybediyordum. Işığa ulaştığımda tek hatırladığım şey havuza düşüp bilincimi kaybettiğimdi...
@Çiğdem- @destere @xemrexxx @MayısKralı @pompy @vadikızı @Harunnn60 @Harunnn60 bakın bakalım paylaşılmaya değer mi ?
Not: Yeniden söyleyim bu burda ilk ve son paylaşımım olcak çünkü bu uzunlukta hikayeyi buradakiler okumaz ve ayrıca verilen değer düştü burada.