linkin park_easier to run[çevirili] It’s easier to run
KAÇMAK DAHA KOLAY
Replacing this pain with something numb
BU ACIYI UYUŞMUŞ BİR ŞEYLE DEĞİŞTİREREK
It’s so much easier to go
GİTMEK ÇOK DAHA KOLAY
Than face all this pain here all alone
TÜM BU ACIYLA BURADA TEK BAŞIMA YÜZLEŞMEKTEN ]
Something has been taken from deep inside of me
İÇİMDE DERİNLERDEN BİR ŞEYLER ALINDI
The secret I’ve kept locked away no one can ever see
KİLİTLİ TUTTUĞUM KİMSENİN GÖREMEDİĞİ SIR
Wounds so deep they never show they never go away
ÖYLE DERİN YARALIYOR Kİ ASLA GÖRÜNMEZLER ASLA GİTMEZLER
Like moving pictures in my head for years and years they’ve played
ZİHNİMDE YILLAR YILI OYNADIKLARI FİLMLER GİBİ
[ (If I could change I would take back the pain I would)
EĞER DEĞİŞTİREBİLSEYDİM ACIYI GERİ ALIRDIM
(Retrace every wrong move that I made I would)
YAPTIĞIM HER YANLIŞ HAREKETİN KAYNAĞINA İNERDİM
(If I could stand up and take the blame I would)
EĞER AYAĞA KALKIP SUÇU ÜSTLENEBİLSEYDİM ÜSTLENİRDİM
(If I could take all the shame to the grave I would)
EĞER TÜM UTANCI MEZARA GÖTÜREBİLSEYDİM GÖTÜRÜRDÜM
(If I could change I would take back the pain I would)
EĞER DEĞİŞTİREBİLSEYDİM ACIYI GERİ ALIRDIM
(Retrace every wrong move that I made I would)
YAPTIĞIM HER YANLIŞ HAREKETİN KAYNAĞINA İNERDİM
(If I could stand up and take the blame I would)
EĞER AYAĞA KALKIP SUÇU ÜSTLENEBİLSEYDİM ÜSTLENİRDİM
(I would take all my shame to the grave)
TÜM UTANCIMI MEZARA GÖTÜRÜRDÜM ]
Sometimes I remember the darkness of my past
BAZEN GEÇMİŞİMİN KARANLIĞINI HATIRLARIM
Bringing back these memories I wish I didn’t have
BU SAHİP OLMAMAYI DİLEDİĞİM ANILARI GERİ GETİREREK
Sometimes I think of letting go and never looking back
BAZEN BIRAKMAYI VE ARDIMA HİÇ BAKMAMAYI DÜŞÜNÜRÜM
And never moving forward so there’d never be a past
VE ASLA İLERLEMEMEYİ BÖYLECE ASLA BİR GEÇMİŞ DE OLMAZDI
Just washing it aside
BUNU BİR YANA BIRAKIYORUM
All of the helplessness inside
İÇİMDEKİ TÜM ACİZLİĞİ
Pretending I don’t feel misplaced
KENDİMİ YANLIŞ YERDE HİSSETMİYORMUŞ GİBİ YAPARAK
It’s so much simpler than change
BU DEĞİŞMEKTEN ÇOK DAHA KOLAY
It’s easier to run
KAÇMAK DAHA KOLAY
(If I could change I would take back the pain I would)
EĞER DEĞİŞTİREBİLSEYDİM ACIYI GERİ ALIRDIM
(Retrace every wrong move that I made)
YAPTIĞIM HER YANLIŞ HAREKETİN KAYNAĞINA İNERDİM
It’s easier to go
GİTMEK DAHA KOLAY
(If I could change I would take back the pain I would)
EĞER DEĞİŞTİREBİLSEYDİM ACIYI GERİ ALIRDIM
(Retrace every wrong move that I made I would)
YAPTIĞIM HER YANLIŞ HAREKETİN KAYNAĞINA İNERDİM
(If I could stand up and take the blame I would)
EĞER AYAĞA KALKIP SUÇU ÜSTLENEBİLSEYDİM ÜSTLENİRDİM
(I would take all my shame to the grave)
TÜM UTANCIMI MEZARA GÖTÜRÜRDÜM
KAÇMAK DAHA KOLAY
Replacing this pain with something numb
BU ACIYI UYUŞMUŞ BİR ŞEYLE DEĞİŞTİREREK
It’s so much easier to go
GİTMEK ÇOK DAHA KOLAY
Than face all this pain here all alone
TÜM BU ACIYLA BURADA TEK BAŞIMA YÜZLEŞMEKTEN ]
Something has been taken from deep inside of me
İÇİMDE DERİNLERDEN BİR ŞEYLER ALINDI
The secret I’ve kept locked away no one can ever see
KİLİTLİ TUTTUĞUM KİMSENİN GÖREMEDİĞİ SIR
Wounds so deep they never show they never go away
ÖYLE DERİN YARALIYOR Kİ ASLA GÖRÜNMEZLER ASLA GİTMEZLER
Like moving pictures in my head for years and years they’ve played
ZİHNİMDE YILLAR YILI OYNADIKLARI FİLMLER GİBİ
[ (If I could change I would take back the pain I would)
EĞER DEĞİŞTİREBİLSEYDİM ACIYI GERİ ALIRDIM
(Retrace every wrong move that I made I would)
YAPTIĞIM HER YANLIŞ HAREKETİN KAYNAĞINA İNERDİM
(If I could stand up and take the blame I would)
EĞER AYAĞA KALKIP SUÇU ÜSTLENEBİLSEYDİM ÜSTLENİRDİM
(If I could take all the shame to the grave I would)
EĞER TÜM UTANCI MEZARA GÖTÜREBİLSEYDİM GÖTÜRÜRDÜM
(If I could change I would take back the pain I would)
EĞER DEĞİŞTİREBİLSEYDİM ACIYI GERİ ALIRDIM
(Retrace every wrong move that I made I would)
YAPTIĞIM HER YANLIŞ HAREKETİN KAYNAĞINA İNERDİM
(If I could stand up and take the blame I would)
EĞER AYAĞA KALKIP SUÇU ÜSTLENEBİLSEYDİM ÜSTLENİRDİM
(I would take all my shame to the grave)
TÜM UTANCIMI MEZARA GÖTÜRÜRDÜM ]
Sometimes I remember the darkness of my past
BAZEN GEÇMİŞİMİN KARANLIĞINI HATIRLARIM
Bringing back these memories I wish I didn’t have
BU SAHİP OLMAMAYI DİLEDİĞİM ANILARI GERİ GETİREREK
Sometimes I think of letting go and never looking back
BAZEN BIRAKMAYI VE ARDIMA HİÇ BAKMAMAYI DÜŞÜNÜRÜM
And never moving forward so there’d never be a past
VE ASLA İLERLEMEMEYİ BÖYLECE ASLA BİR GEÇMİŞ DE OLMAZDI
Just washing it aside
BUNU BİR YANA BIRAKIYORUM
All of the helplessness inside
İÇİMDEKİ TÜM ACİZLİĞİ
Pretending I don’t feel misplaced
KENDİMİ YANLIŞ YERDE HİSSETMİYORMUŞ GİBİ YAPARAK
It’s so much simpler than change
BU DEĞİŞMEKTEN ÇOK DAHA KOLAY
It’s easier to run
KAÇMAK DAHA KOLAY
(If I could change I would take back the pain I would)
EĞER DEĞİŞTİREBİLSEYDİM ACIYI GERİ ALIRDIM
(Retrace every wrong move that I made)
YAPTIĞIM HER YANLIŞ HAREKETİN KAYNAĞINA İNERDİM
It’s easier to go
GİTMEK DAHA KOLAY
(If I could change I would take back the pain I would)
EĞER DEĞİŞTİREBİLSEYDİM ACIYI GERİ ALIRDIM
(Retrace every wrong move that I made I would)
YAPTIĞIM HER YANLIŞ HAREKETİN KAYNAĞINA İNERDİM
(If I could stand up and take the blame I would)
EĞER AYAĞA KALKIP SUÇU ÜSTLENEBİLSEYDİM ÜSTLENİRDİM
(I would take all my shame to the grave)
TÜM UTANCIMI MEZARA GÖTÜRÜRDÜM