- Katılım
- 15 Şubat 2011
- Mesajlar
- 55,491
- Reaksiyon puanı
- 2,350
- Puanı
- 809
Kuzey'in rengi solmuş!
Gazete Habertürk yazarı Rahşan Gülşan, Kuzey Güney dizisinin yazdı:
Birkaç kez yazdım. Kuzey Güney'de geçen sezonun sonunda çok acı ama hikâye açısından da pek lezzetli bir yerde kalmıştık. Sezon tatilinin ardından gelen ve birbiri ardına şoke edici hikâyelere gebe olduğunu görüp daha da heyecanlandığım yeni sezonun ilk bölümünü geçen çarşamba izledik. Yine geçen sezon sonrası yazmıştım, dizi için en önemli gelişme, Ali karakterini canlandıran Rıza Kocaoğlu'nun hikâye gereği ayrılması değil, yönetmen Mehmet Ada Öztekin'in değişmesidir diye.
PLASTİK KARAKTER
Biliyorsunuz onun yerine son iki sezon 'Fatmagül'ün Suçu Ne?' isimli diziyi yöneten Hilal Saral getirildi. Kendi adıma bu büyük değişikliğin ilk meyvesi olan birinci bölümü izleyince bir parça hayal kırıklığına kapıldım. Saral ilk iş olarak dizinin renk paletini değiştirmiş. Geçen sezon alıştığımız parlak ve yoğun renkler yerine daha pastel ve soluk renkleri tercih etmiş. Bu da bence dizinin izleyici tarafından algısına ciddi darbe vurmuş. Özellikle ışığın az olduğu sahnelerde siyahlar üzerinde tuhaf ve mat görünümlü bir gren perdesi oluşmuş. Dizinin o cıvıl cıvıl gerçeklik duygusu, yerini donuk ve yarı karanlık bir havaya bırakmış. Belli ki ışık anlayışını da değiştirmiş. Mehmet Ada Öztekin daha çok ortam ışığı kullanmayı tercih ederdi. Karakterlerin gölgede kalan tarafları karanlık olur ama buradan dramatik bir gerçeklik kazanımı sağlanırdı. Şimdi bu da gitmiş. Ama en önemlisi karakterlerin giyim kuşam tarzları değişmiş. Özellikle de dizinin kadınları bundan büyük pay almış. Bade İşçil'in canlandırdığı Banu karakteri bundan olumlu etkilenmiş ama Öykü Karayel'in hayat verdiği Cemre karakteri birdenbire mahallede de, evde de fönlü ve ağır makyajlı gezen, günlük hayatta karşılığı olmayan ama dizi dünyasının pek sevdiği plastik karakterlerden birine dönüşmüş.
DİZİYE YABANCILAŞTIM
Doğal olarak Saral çok daha farklı açılar denemiş. Ancak tüm bunları yaparken izleyicinin bir yıldır izlediği, alıştığı ve en önemlisi inandığı dizinin evrenini tahrip etmiş. Bu yabancılaşma duygusu beni diziye öyle yabancılaştırdı ki geçen yıl bir sezon boyu beklediğim Kıvanç Tatlıtuğ'un canlandırdığı Kuzey karakterinin Cemre'ye aşk ilanı bile, Cemre'nin geçen sezon Mehmet Erdem şarkısı eşliğinde Kuzey'e açıldığı sahnenin üzerine geçemedi. Demek ki Kuzey Güney hikâyesi bir erkek yönetmenin gözünden daha güzel görünüyormuş.
Gazete Habertürk yazarı Rahşan Gülşan, Kuzey Güney dizisinin yazdı:
Birkaç kez yazdım. Kuzey Güney'de geçen sezonun sonunda çok acı ama hikâye açısından da pek lezzetli bir yerde kalmıştık. Sezon tatilinin ardından gelen ve birbiri ardına şoke edici hikâyelere gebe olduğunu görüp daha da heyecanlandığım yeni sezonun ilk bölümünü geçen çarşamba izledik. Yine geçen sezon sonrası yazmıştım, dizi için en önemli gelişme, Ali karakterini canlandıran Rıza Kocaoğlu'nun hikâye gereği ayrılması değil, yönetmen Mehmet Ada Öztekin'in değişmesidir diye.
PLASTİK KARAKTER
Biliyorsunuz onun yerine son iki sezon 'Fatmagül'ün Suçu Ne?' isimli diziyi yöneten Hilal Saral getirildi. Kendi adıma bu büyük değişikliğin ilk meyvesi olan birinci bölümü izleyince bir parça hayal kırıklığına kapıldım. Saral ilk iş olarak dizinin renk paletini değiştirmiş. Geçen sezon alıştığımız parlak ve yoğun renkler yerine daha pastel ve soluk renkleri tercih etmiş. Bu da bence dizinin izleyici tarafından algısına ciddi darbe vurmuş. Özellikle ışığın az olduğu sahnelerde siyahlar üzerinde tuhaf ve mat görünümlü bir gren perdesi oluşmuş. Dizinin o cıvıl cıvıl gerçeklik duygusu, yerini donuk ve yarı karanlık bir havaya bırakmış. Belli ki ışık anlayışını da değiştirmiş. Mehmet Ada Öztekin daha çok ortam ışığı kullanmayı tercih ederdi. Karakterlerin gölgede kalan tarafları karanlık olur ama buradan dramatik bir gerçeklik kazanımı sağlanırdı. Şimdi bu da gitmiş. Ama en önemlisi karakterlerin giyim kuşam tarzları değişmiş. Özellikle de dizinin kadınları bundan büyük pay almış. Bade İşçil'in canlandırdığı Banu karakteri bundan olumlu etkilenmiş ama Öykü Karayel'in hayat verdiği Cemre karakteri birdenbire mahallede de, evde de fönlü ve ağır makyajlı gezen, günlük hayatta karşılığı olmayan ama dizi dünyasının pek sevdiği plastik karakterlerden birine dönüşmüş.
DİZİYE YABANCILAŞTIM
Doğal olarak Saral çok daha farklı açılar denemiş. Ancak tüm bunları yaparken izleyicinin bir yıldır izlediği, alıştığı ve en önemlisi inandığı dizinin evrenini tahrip etmiş. Bu yabancılaşma duygusu beni diziye öyle yabancılaştırdı ki geçen yıl bir sezon boyu beklediğim Kıvanç Tatlıtuğ'un canlandırdığı Kuzey karakterinin Cemre'ye aşk ilanı bile, Cemre'nin geçen sezon Mehmet Erdem şarkısı eşliğinde Kuzey'e açıldığı sahnenin üzerine geçemedi. Demek ki Kuzey Güney hikâyesi bir erkek yönetmenin gözünden daha güzel görünüyormuş.