Sabahattin Ali'nin ölümsüz eseri...
Son zamanlarda iyice popüler olan, acaba nedir bu kadar abarttıkları roman diye düşündüğüm eser Kürk Mantolu Madonna... Aslında Eylül ayında tatildeyken okuduğum bir kitaptı, bir kez daha okumak istedim. Bir günde tamamladım. 160 sayfa, iki günde bitirilebilecek bir eser.
Çok beğendiğimi belirteyim, beklediğimden çok farklı bir yapıt. İsimsiz anlatıcının işinden ayrılıp, bir arkadaşı vasıtası ile farklı bir yerde işe başlaması ile başlıyor. Sonrasında ise ana karakterimiz olan Raif Bey ile tanışması ile asıl olay başlıyor. Anlatım Raif Bey’in defteri ile devam ediyor. Raif Bey’in yaşamı, Türkiye’den Berlin’e, Berlin’de yaşadıkları ve tabi ki Kürk Mantolu Madonna ile tanışmasını anlatıyor.
Raif Bey'in samimi anlatımıyla elinizden bırakamayacağınız bir eser. Çok akıcı, rahatça anlayabileceğiniz bu kitap saplantılı bir aşkın hikayesini okuyucularla buluşturuyor. Okumadıysanız kısa sürede satın alıp okumanızı öneriyorum.
En sevdiğim söz de şuydu: ''Bir kitabı okurken geçen iki saatin, ömrümün birçok senelerinden daha dolu, daha ehemmiyetli olduğunu fark edince, insan hayatının ürkütücü hiçliğini düşünür ve yeis içinde kalırdım."
Son zamanlarda iyice popüler olan, acaba nedir bu kadar abarttıkları roman diye düşündüğüm eser Kürk Mantolu Madonna... Aslında Eylül ayında tatildeyken okuduğum bir kitaptı, bir kez daha okumak istedim. Bir günde tamamladım. 160 sayfa, iki günde bitirilebilecek bir eser.
Çok beğendiğimi belirteyim, beklediğimden çok farklı bir yapıt. İsimsiz anlatıcının işinden ayrılıp, bir arkadaşı vasıtası ile farklı bir yerde işe başlaması ile başlıyor. Sonrasında ise ana karakterimiz olan Raif Bey ile tanışması ile asıl olay başlıyor. Anlatım Raif Bey’in defteri ile devam ediyor. Raif Bey’in yaşamı, Türkiye’den Berlin’e, Berlin’de yaşadıkları ve tabi ki Kürk Mantolu Madonna ile tanışmasını anlatıyor.
Raif Bey'in samimi anlatımıyla elinizden bırakamayacağınız bir eser. Çok akıcı, rahatça anlayabileceğiniz bu kitap saplantılı bir aşkın hikayesini okuyucularla buluşturuyor. Okumadıysanız kısa sürede satın alıp okumanızı öneriyorum.
En sevdiğim söz de şuydu: ''Bir kitabı okurken geçen iki saatin, ömrümün birçok senelerinden daha dolu, daha ehemmiyetli olduğunu fark edince, insan hayatının ürkütücü hiçliğini düşünür ve yeis içinde kalırdım."