Başyapıt - 4 Inception / Başlangıç (2010) - Film Yorumları

2010’lu yılların en kaliteli filmlerinden biri, prodüksiyon kalitesi çok iyi. Genel olarak yüksek tempolu, seyretmesi keyifli bir yapım. Fakat Nolan'ın diğer birçok filmi gibi karmaşık kurgusundan dolayı izlerken insanı yoruyor. Di Caprio'nun performansı çok iyiydi. Başka diyebileceğim bir şey yok sanırım. Çok kaliteli, seyir zevki yüksek ama beni çok etkilemeyen bir filmdi.
8.5/10
 
Gece izlediğim 2.film de Inception oldu. Öncelikle daha önce hiç izlemedim bu filmi. Karmaşık bir film olduğunu düşünüp izlememiştim hep. Ama bu sene yavaş yavaş "herkesin bahsettiği ama benim bilmediğim filmlerden olduğu için" izlemek istiyordum. Kısmet bu etkinliğe oldu.


Rüya içinde rüya fikri oldukça ilginç ve özgün. Temposu yüksek, teknik anlamda oldukça iyi bir film. Filmi kesinlikle bir kere daha izlemeliyim çünkü bu karışık kurgusunda kaçırdığım yerler oldu muhakkak. Ki filmle ilgili yapılan yorumlara baktığımda da birçok insanın ikinci izleyişlerinde fark ettiği ya da kaçırdığı detaylar oluyor. Di Caprio'nun oyunculuğunu da çok beğendim. Filmi izledikten sonra filmle ilgili birkaç yazıya denk geldim de şu karakterlerin baş harflerini birleştirince Dreams olması bile güzel bir detay geldi.


9/10
 
Az önce bitirdim filmi bayıldım başta bu ne sıkılacam galiba derken sonlara doğru heyecanla nefessiz
izledim oyunculuklar harikaydi iyi ki izlemişim bu filmi



9/10
 
En azından üç kere izlemişimdir muhtemelen şimdiye kadar, en sevdiğim filmlerden birisi...

Neresinden başlasam bilmiyorum... Her şeyden önce teknik açıdan inanılmaz bir seviyede bu film, bazı sahnelerin nasıl çekildiğine dair kamera arkası görüntüler mevcut ve etkilenmemek mümkün değil.

Tabii bu filmi izlemiş olan herkes teknik kalitesini ön plana çıkaracaktır ancak senaryosu, bu senaryonun işlenişi, kurgusu inanılmaz özgün... "Rüya" dediğimiz kavram hala bilinmeyenlerle dolu ve bunu temel alarak bir film çekmek dahiyane ancak aynı zamanda da cesurca çünkü ortaya çok karışık bir hikaye çıkma ihtimali de mevcut. Elbette dikkatli bir şekilde izlenmesi gerekiyor ancak kurgu o kadar başarılı ki kafanız ne kadar karışırsa karışsın filmi anlayabiliyorsunuz. Nolan filmin içerisine buna yönelik ipuçları yerleştirmiş zaten. Sonu ise bilinçli olarak ucu açık bitiyor... Nolan bizlere yayınlanışının üzerinden 10 yıl geçmiş olmasına rağmen, hala tartışılan bir soru bırakıyor.

Müzikler inanılmaz. Hans Zimmer ve Christopher Nolan dehaları bir araya gelince ortaya böyle bir şey çıkıyor işte, müzikler filmin değerini arttıran unsurlardan kesinlikle. "Time" isimli sanat eserini hala ara ara dinliyorum Spotify'dan...

Oyunculuklar çok başarılı. Zaten "içerisi Şampiyonlar Ligi gibi" diyebileceğimiz bir oyuncu kadrosu mevcut filmin. Leonardo DiCaprio, Marion Cotillard, Joseph Gordon-Levitt, Tom Hardy, Ellen Page, Cillian Murphy ve tabii ki olmazsa olmazımız Michael Caine... DiCaprio bu kadar başarılı oyuncu arasından bile dikkat çekmeyi başarıyor, zaten karakteri çok güzel yazılmış ama o da oynamamış, yaşamış...

Daha fazla söylenebilecek bir şey yok, başyapıt.

Puan: 10/10
 
Ben bu filmi 27 Haziran'da izleyip 30 dakika daha izledikten sonra sıkılıp kapatmıştım. Bugüne bitirmek nasip oldu, gerçekten çok güzeldi beğendim.