Hançer 9.Bölüm

anket

  • 3

    Oy: 0 0.0%
  • 4

    Oy: 0 0.0%
  • 5

    Oy: 0 0.0%
  • 6

    Oy: 0 0.0%
  • 7

    Oy: 0 0.0%
  • 8

    Oy: 0 0.0%
  • 9

    Oy: 0 0.0%
  • 10

    Oy: 2 100.0%

  • Kullanılan toplam oy
    2

dizimedya

Banlı
Konu Sahibi
Katılım
4 Şubat 2014
Mesajlar
1,961
Reaksiyon puanı
721
Puanı
155
Yaş
29
Konum
istanbul/esenyurt
hançer 7+
bu dizideki kişi ve kurumlar tamamen hayal ürünüdür,
gerçek kişi ve kurumlarla hiçbir ilgisi yoktur...


başroller: @Yiğitt @Nisa
oyuncular: @EFE UYSAL @-KADİR-


9.BÖLÜM
sahne 1.

-hastahane-
yiğit hastaneye getirilmiştir,nisa yanındadır...
yiğit yatıyordur:
yiğit: arkadaşlar iyilim ben merak etmeyin!
boynundaki altın saati eller:
bu saat sayesinde hayattayım
nisa: çok korkuttun beni,yane bizi...
yiğit: iyilim bişeyim yok!
efe uysal içeri girer:
yiğit: o bu ne süpriz!
efe: geçmiş olsun!
yiğit: sağolun,bu arada nasuh bey...derken sözü kesilir
efe: uçağına yetişmek zorunda kaldı,geçmiş olsun dileklerini iletti
yiğit: çok sağolsun...
kısık sesle söylenir:
biz adam için canımızı tehlikeye atarım,adam bi geçmiş olsun ziyaretinde bile bulunmuyor...
efe: bişey mi dedin?
yiğit: haa! yok bişey,ya öyle kendi kendime konuşuyorum işte...
efe: ziyaretin kısası makbuldür,ha unutmadan ikinizde 1 saat sonra birimin toplantı odasına geliyorsunuz!
nisa: olur tabii ki de
yiğit çıkar,çıkmaz...
ya kızım benim adıma neden konuşuyorsun...
nisa: kendi adıma söylemiştim
yiğit: olur tabbi ki,ne ya vururmusuz burada adamın derdi hala toplantı!
nisa: abartma,abartma!


sahne 2.
-topantı odası-

yiğit ve nisa odaya kapıyı çalarla ve girerler:
efe ve kadir:
hoşgeldiniz!
efe: oturun söyle!
yiğit ve nisa oturur:
kadir: geçmiş olsun!
yiğit: sağolun efendim!

efe: sizi buraya yeni bir görev için çağırdım...
prontum'dan büyük ekrana terör örgütlerine silah kaçakçılığı yapan iş adamının resmi yansır:
yiğit: bu kim efendim!
efe: güçlü başar,son dönemde terör örgütlerine özelliklede ortadoğu'da varlığını sürdürenlere silah sevkiyatı yapacağı
öğrenirdi! ancak,silahların nerde tutulduğu muamma!
nisa: bizim yapmamızı istediğiniz...
efe: sen değil,bu görevi aslında yiğit üstlenecek!
ekrana bir resim daha yansır,
efe: güçlü başar'ın kızı göksun başar...
yiğit: nasıl bir görev?
efe: kızla yakınlık kuracaksın,ne kadar yakın olman gerekiyorsa olacaksın!
babasına ulaşıp,bu silahların yerini öğrenmen gerekiyor!
nisa (bozulmuştur)
yiğit: anladım efendim! desenize bu görev baya iyi bir görev olacak!
efe: son bişey daha...derken...
çek defterini çıkartır ve çek yazar...
efe: buda ilk görevinizdeki başarınızdan dolayı...derken
yiğit söze atılır:
oldu olacak taksi metreye bağlasardınız bayi
biz bu görevi ülkemizin çıkarları için yaptık,karşılığını zaten maaşlarımızla alıyoruz öyle değil mi?
siz resmen taksi metre muamelesi yapıyorsunuz bize,bu olmadı efe bey!
yiğit ve nisa oda'dan çıkıyorlardır:
yiğit: siz bu çekleri kadın derneklerine,kimsesiz çocuklar vakfı'na felan bağışlayın!
diyerek çıkarlar:
efe bozulur:
kadir (gülerek) ana muhalefetten bile daha iyi muhalefet yaptı valla!
efe: herkezde de bir afra tafra...


zaman hızlıca akıp,gider...
öğle saatleri...


sahne 3.
-kapalı yüzme havuzu-
yiğit göksun başar'ın olduğu yüzme havuzuna gelir,boynunda havlu vardır:
etrafa bakınır:
havuza girer ve yüzmeye başlar,göksun'da yüzüyordur:
bi süre yüzer,havuzun sonuna kadar gelir,göksunda yanına gelir yüzerek:
birbirine bakarlar:
göksun (gülümseyerek) sizinle biyerden tanışıyor muyuz?
yiğit: yo! hayır...
göksun (elini uzatarak) o zaman tanışarım,ben göksun...
yiğit: bende yiğit,memnun oldum...
göksun havuz'dan çıkar ve şezrongda kurulanıyordur:
yiğit biraz daha yüzer ve havuz'dan çıkar:
yan şezronga oturur:
göksun: sürekli gelir misiniz? buraya...
yiğit: arada,sırada...
göksun: ne işle meşgulsünüz?
yiğit: bi süre önce bir iftira sonucu polislikten atıldım
göksun: demek polistiniz,peki! bir iş teklifi sunsam hayır demezsiniz umarım...
yiğit: neden olmasın?
göksun: babamın bir şoföre ihtiyacı var,şoförü işten ayrıldı...
yiğit: aslında bende tam böyle bir iş arıyordum
göksun: o zaman anlaştık! ben telefondan adresi mesaj atarım
yiğit: olur,tekrar çok memnun oldum tanıştığımıza...
yiğit (gülümser)


sahne 4.
-dış mekan-
yiğit arabasına binerken telefonda:
tmm'dır! efendim kuş kafese girdi...
göksun'da arabasına biniyordur:
yiğit göksuna (gülümseyerek) göz işareti yapar:


sahne 5.
-efe'nin odası-
efe telefonu kapatır,sert bir şekilde bakar..

bölüm sonu...








 
Son düzenleme:
ayy bayıldımm bayıldım bu yiğiti çok sevdimm ne esprili adam ya
 
Yiğiti sevdim güzel olmus
 
kısa ve öz olması iyi olmuş cnm sanada 10 puan veriyorum bu aralar 😉😉😉