Filmi bugün izledim ve beğendim. Son dönemin en dikkat çekici komedi filmleri arasında yer aldığını söyleyebilirim.
Hikayenin iki tarafı var: Sanat atölyesi ve mahalle. Modern sanat ve halk arasındaki uçurumdan doğan ve çoğu zaman durum komedisine eğilen senaryosu genel anlamda başarılı. Çoğu yerde anlatım tarzının kimi zaman bir diziye kaydığı söylense de ben buna pek katılmıyorum. Ya da ben fark etmedim, emin değilim.
Filmin dikkat çekici daha handikabı çok hızlı bitmesiydi. Öyle ki:
- Spoiler, filmi izlemediyseniz okumayın! -
Yaşar'ın işe dönüp dönmediği, asıl Kaos'un bulunup bulunmadığı, diğerlerine ne olduğu vb. şeyler için 5-10 dakika daha uzatılabilirdi bence, uçu açık bir son olmuş. Ayrıca kaynananın heykeli sattığı hurdacıları da filmin yönetmeni Ömer Uğur ve yapımcısı Ahmet Kayımtu oynadı, bu da dikkat çekici bir ayrıntıydı. Sergi dönüşünde Vicdan ve Yaşar'ın sarhoş olması da filmin en komik sahnesiydi.
- Spoiler bitti! -
Başrollerdeki Necip Memili ve Algı Eke kesinlikle çok başarılı. Hele ki Algı Eke için farklı bir parantez açmak istiyorum. Zamanında Altın Portakal kazanma ihtimallerinden bile bahsediliyordu, ama festival tarafından pek bir sevilen Nesrin Cavadzade ile aynı yıl yarışması talihsizlik olmuş. Vicdan rolüyle kimi anlarda Memili'nin bile önüne geçerek çok iyi bir performans çıkarmış. Bu arada Yok Artık'ta da döktürdüğü söyleniyor, sanırım yavaş yavaş kendine güzel bir beyazperde kariyeri de inşa edecek gibi.
Bu arada Devin Özgür Çınar, Fırat Tanış, Ünal Yeter, Tanju Tuncel ve kadrodaki diğer isimler de gayet iyiydi, ama Memili ve Eke'nin gerisinde kalmışlardı.
Sonuç olarak gülme krizlerine sokmayan, ama çoğu anda gülümsettirebilen, başarılı, eğlenceli ve 1 sene boyunca beklediğime değen bir film olmuş. İzlemeyenlerin en yakın zamanda denemeleri gerektiğini de söylemeliyim.
8/10