Gerçeğin Peşinde Koşmak 44.Bölüm [29 Ekim 2011 - Yeni Bölüm]

  • Konuyu başlatan Konuyu başlatan Fks14
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

Fks14

Konu Sahibi
Süper Emekli
Katılım
15 Şubat 2011
Mesajlar
55,491
Reaksiyon puanı
2,350
Puanı
809
Gerçeğin Peşinde Koşmak
Gerçek, onu öğrenen için onu söyleyenden daha faydalıdır..


YAPIMCI: FURKAN DO
ĞA
YÖNETMEN: MESUDE ERARSLAN



44.Bölüm



SAHNE 1: ORHAN / EV

Bir doktor Orhan'in evine durumuna bakmaya gelmistir. Nevbahar ve Leyla çok korkmuslardir.


DOKTOR: Su an hastamiz yatmaktadir, telaslanacak birsey yoktur daha. Ama sunu belirtmek gerek; hastanizin birkaç ay ömrü kalmistir. Elimizden gelenini yapacagiz elbette, Allah'tan ümit kesilmez hiç.
NEVBAHAR: Aman Allahim, birkaç ay mi? Peki bu birkaç ay dediginiz ne kadar?
DOKTOR: 2 ay, bilemedik 3 ay. Ama böyle seyleri simdiden söylemek dogru olmaz. Yarin da ölebilir Allah korusun hastamiz.
NEVBAHAR: Peki özel tedavi gerekir mi?
DOKTOR: Biz elimizden gelenimizi yaptik hanimefendi, özel tedeavi olsa bile bosa olur. Hiç birsey degistirmez maalesef.
NEVBAHAR: Ama nasil, illa bir yolu vardir degil mi?
DOKTOR: Su an yapabilecegimiz tek sey var o da dua etmek ve sabirla beklemek.



SAHNE 2: BORA / EV

Bora ve Derya evde yanlizlardir.. Aralarinda bir yakinlasma olur.

DERYA: Bora, hani hatirliyormusun sana bir kere 'seni seviyorum' demistim..
BORA: Evet, hatirliyorum.
DERYA: O sözlerim hala geçerli biliyormusun? Seni her gördügümde içim alev alev yaniyor.
BORA: Aslinda benim sana söylemek istedigim birsey var..
DERYA: Söyle?
BORA: Bende seni seviyorum..



Bora ve Derya birbirlerine yaklasirlar..



SAHNE 3: NAZAN / IS

Nazan odasinda çalismaktadir, patronu Türker bey gelir..

TÜRKER: Nasilsiniz Nazan hanim? Alisabildiniz mi buraya?
NAZAN: Alisamamak mümkün mü? Hersey çok güzel gidiyor.
TÜRKER: Böyle seyler duymak, beni bu sirketin bir patronu olarak memnun ediyor. Umarim hep bizim yanimizda kalirsiniz da hep birlikte çok güzel bir dönem geçiririz..
NAZAN: Insallah Türker bey.. Ben gerçekten çok sevdim burayi..

Nazan'in üstüne çay dökülür..

NAZAN: Aman Allahim.. Çay döküldü..
TÜRKER: Sorun etmeyin Nazan hanim.. Hemen hallederiz..
NAZAN: Rezil oldum..


Türker ve Nazan birbirlerine bakarlar, fakat o arada Hakan gelir ve Hakan çok öfkelidir.


HAKAN: N'oluyor lan burada? Nazan?
NAZAN: Hakan? Senin ne isin var burada?
HAKAN: Asil sen ne yapiyorsun bir sirkette?
NAZAN: Burasi benim is yerim ve sen karisamazsin.
HAKAN: Çok da iyi karisirim, hemen esyalarini al gidiyoruz buradan.
TÜRKER: Bir dakika beyfendi, ne o öyle? Yangindan mal mi kaçiriyoruz? Nazan hanim hiç bir yere gitmiyor.
HAKAN: Sen kimsin lan?
TÜRKER: Ben bu sirketin patronuyum, ve Nazan hanim'da bu sirkette çalisan bir elemanimiz. Lütfen simdi daha da büyük bir sorun çikmadin terk ediniz burayi.
HAKAN: Ulan sana mi soracagim?


Hakan Türker'le kavga etmeye baslar.. Yumruk yumruga..


NAZAN: Türker Bey! Hakan! Yapmayin!
HAKAN: Karimdan uzak duracaksin anladin mi asaglik herif!
TÜRKER: Asil siz uzak durun Nazan hanimdan.
HAKAN: Bak hala..


Hakan ve Türker daha da kavga ederler ve Nazan çok korkar.. Nazan masanin üstünde ki vazoyu alir ve Hakan'in basina vurur.

NAZAN: Aman Allahim, ne yaptim ben?
TÜRKER: Nazan hanim ne yaptiniz?
NAZAN: HAKAN!


Hakan kanlar içinde yerde kendisini bulur.. Fakat Hakan'in bu kiskançligi ve asirili olan öfkesi bir baslangiç olarak görülmektedir..





44.Bölüm Sonu ...