GÖKHAN TEPE BU KEZ, “AŞK SAHNEDE” İLE SAHNEDE! EKİBİMİZ, TEPE’NİN YENİ ALBÜMÜ İLE İLGİLİ DETAYLARI KONUŞMAK ÜZERE, KENDİSİ İLE BİR ARAYA GELDİ.
ALBÜM SÜRECİNİN BAŞLADIĞINI ASLINDA “BİR KAÇ BEDEN ÖNCE” İLE DUYURMUŞTUNUZ. DİLERSENİZ BİZ DE RÖPORTAJIMIZA BURADAN BAŞLAYALIM!
2010 yazı, benim “Aşk Sahnede” albümümün çalışmalarına başladığım sürece tekabül ediyor. 2010’un yaz aylarında sevgili söz yazarı arkadaşım Şebnem Sungur’un “Bir Kaç Beden Önce” isimli şarkısının sözleri ile tanıştığım bir repertuar çalışmasına başladık. Besteledikten sonra, 2011 yılında çıkaracağım “Aşk Sahnede” isimli albüme koymaya karar verdik bu şarkıyı. Daha sonra diğer şarkılara yöneldik ama aklım hep bu şarkıda kaldı. Parçayı sevgili Erhan Bayrak ile paylaştım. Bir aranjman yaptı ve ortaya harika bir şey çıktı bana göre. Oldukça duygusal, sözü ve müziği vokalleri incitmeyen harika bir aranjman yapmayı başardı Erhan. Tüm bu uyum, Erhan’ı, beni ve benim ekibimi çok heyecanlandırdı. Şirketim ile de bunu paylaştım ve 2010 Eylül - Ekim ayları civarı bunu single olarak çıkarma kararı aldık. Şarkı bir an evvel dinleyicisi ile buluşmaya kararlıydı ve dinleyicisine de bunu yansıttı. Aklımda hiç single yoktu ama bu şarkı başka bir şey hissettirdi. Ardından albüm için repertuar çalışmalarına başladık ve süreç devam etti.
OLDUKÇA DA UZUN SOLUKLU BİR ŞARKI OLDU!
Evet, “Bir Kaç Beden Önce” uzun soluklu bir şarkı oldu şimdi bile hala radyosunu, televizyonunu açıp denk gelenler olabilir. Uzun ömürlü bir şarkı olabileceğine ben zaten emindim. Albüm öncesi single benim fikrimce çok iddialı bir haraket. Single’ın başarısı albümün başarısını da riske etmiş oluyor çünkü. O kadar çok içimize sindi ve kendini inandırdı ki, albüm için de iyi bir başlangıç oldu. İyi de oldu. Kışı geçtik, yaza geldik, önümüzdeki yaza da devam edecek bir albüm oldu diyebiliriz.
KARİYERİNİZİN SON BEŞ YILINDAKİ PEK ÇOK ŞARKINIZ İÇİN AYNI ŞEYİ SÖYLEYEBİLİRİZ BELKİ DE!
Tabii, bakarsanız 2006 yılından itibaren benim için farkılı bir süreç başlıyor. Çok şükür, insanların seveceği şarkıları yakalamayı başardım. Bunların arasında benim yazmadığım şarkılar da var ama onları seslendirip, kariyerim için önemli olacağını düşünüp, kendi kilometre taşlarım için doğru şarkılar bulmayı başardım. Bu süre devam edecek çünkü sürekli üretim halindeyim ve artık dinleyici profilimi de çok iyi tespit ettiğimizi düşünüyorum. Onlar ile de çok iyi iletişim halindeyiz.
2010 yazı, sürekli üretmeyi başardığım bir dönemdi ve albüm için de bir çok şarkı yapmayı başardım. Albümdeki şarkılar yaklaşık 20, 25 hatta belki 30 şarkı arasından seçildi. Bu zamanla oldu. 2011’e dek devam etti bu oluşum. “Bir Kaç Beden Önce”nin başarısı, albüme daha fazla odaklanmamızı sağladı. Peşi sıra gelen şarkılar arasında ilk olanı, Cunda sahilinde girdi albüme. Serdar Aslan’ın sahne aldığı mekanda, “Cevapsız Arama” çalmaya başladı ve kafamda netleşen ilk şarkı bu oldu. İlk kez böyle bir şeyi yaptım, sahnede dinlediğim bir şarkı albüme de girdi. Olağan üstü güzellikte bence. Sevgili Şebnem’in bir şarkısı var, derken “Kırmızı Halı” var...
“KIRMIZI HALI” AYNI ZAMANDA ALBÜMÜN ÇIKIŞ ŞARKISI...
Bu albümde repertuar anlamında bizim ihtiyacımız olan şey, tüm şarkılara dikkat çekecek bir çıkış şarkısıydı ve o da “Kırmızı Halı” idi. Öyle bir çıkışa odaklanıp, iki - üç gün içerisinde tamamladım. Bunların bir de Erhan Bayrak kısmı var. Onu da unutmayalım. Hep birlikte bu süreci tamamladık ve şirketimiz ile paylaştık ve ardınan işin görsel tarafı başladı. Sevgili Zafer Aslan, Serdar Aslan ve Şebnem Sungur’a sizin aracılığınız ile de teşekkür ediyorum, çünkü gerçekten kendi albümleri gibi çalıştılar. Sevgili Erhan Bayrak’a teşekkür ediyorum. Barış Özesener’e teşekkür ediyorum. “Aşk Sahnede” albümü çıkışını hak eden bir albümdü.
DİLERSENİZ “KIRMIZI HALI” İLE DEVAM EDELİM. OLDUKÇA EĞLENDİĞİNİZİ FARK ETTİĞİMİZ BİR KLİP ÇEKMİŞSİNİZ.
“Kırmızı Halı”ya klip çekmeye karar verince, çok sevdiğim arkadaşım Mustafa Uslu’yu aradım. Şarkıyı birlikte dinledik ve hemen onun da aklında bir takım fikirler oluştu. Biz de ona başka görseller gösterdik. Bir ofis toplantısının sonunda bu klibe karar verdik. Kostümlerimi de hazırlayan “+90”ın stüdyosu ve Mustafa’nın stüdyosunda çektik. Veli Kuzlu görüntü yönetmeni olarak eşlik etti bize klipte. Klip toplantısında benim fazla bir şey söylememe gerek kalmadı. Set gününe dek benim duruşum ile ilgili bir şey konuşmadık. Ben bir gün önce sabahlara kadar uyumayıp kendimi nasıl konumlandırmam gerektiğini düşündüm. Sete gittiğimde Mustafa hazırdı ve benim kimliğime karar vermişti. Kendim olarak tüm klip boyunca gülmemi istedi. Ben de yaparız dedim ama birinci saatten sonra yüzümdeki kasların tamamı ağrımaya başladı. Kafasındaki konsepti, bize anlattığı her şeyi dört dörtlük çekti Mustafa ve benim de içime sinen dört dörtlük bir klip olduğunu söyleyebilirim. Klibi izlemeye gittiğimde, sürekli gülmenin bana bu kadar yakışabileceğini, daha önce hiç düşünmediğimi fark ettim. Bundan sonra gülmeye devam.
ALBÜM İLE BİRLİKTE KONSER PROJELERİNİZE DE HIZ VERDİNİZ...
15’inci yılımda çeşitli aktiviteler yapmayı planlıyorum. Bunlar büyük şehir konserleri ve ardından da Anadolu konserleri şeklinde olacak ama şu anda Avrupa konserleri ile başladık. Avrupa dönüşü, tüm müzik severleri özellikle Harbiye’de 8 Temmuz’da vereceğimiz konsere bekliyorum çünkü bir -best of- yapıyoruz. 1996 yılından bu yana yaptığım 6 albümün en sevilen şarkılarını söyleyeceğimiz büyük bir konser olacak. O yüzden desteğinize ihtiyacım var. 8 Temmuz gecesi sizleri bekliyorum. Hem web sitem hem de sosyal paylaşım ağlarından da konserleri takip edebilirsiniz.
VERDİĞİNİZ BİLGİLER İÇİN ÇOK TEŞEKKÜR EDERİZ, YENİDEN GÖRÜŞMEK DİLEĞİ İLE...
Ben de sizlere teşekkür ederim. Görüşmek üzere.
ALBÜM SÜRECİNİN BAŞLADIĞINI ASLINDA “BİR KAÇ BEDEN ÖNCE” İLE DUYURMUŞTUNUZ. DİLERSENİZ BİZ DE RÖPORTAJIMIZA BURADAN BAŞLAYALIM!
2010 yazı, benim “Aşk Sahnede” albümümün çalışmalarına başladığım sürece tekabül ediyor. 2010’un yaz aylarında sevgili söz yazarı arkadaşım Şebnem Sungur’un “Bir Kaç Beden Önce” isimli şarkısının sözleri ile tanıştığım bir repertuar çalışmasına başladık. Besteledikten sonra, 2011 yılında çıkaracağım “Aşk Sahnede” isimli albüme koymaya karar verdik bu şarkıyı. Daha sonra diğer şarkılara yöneldik ama aklım hep bu şarkıda kaldı. Parçayı sevgili Erhan Bayrak ile paylaştım. Bir aranjman yaptı ve ortaya harika bir şey çıktı bana göre. Oldukça duygusal, sözü ve müziği vokalleri incitmeyen harika bir aranjman yapmayı başardı Erhan. Tüm bu uyum, Erhan’ı, beni ve benim ekibimi çok heyecanlandırdı. Şirketim ile de bunu paylaştım ve 2010 Eylül - Ekim ayları civarı bunu single olarak çıkarma kararı aldık. Şarkı bir an evvel dinleyicisi ile buluşmaya kararlıydı ve dinleyicisine de bunu yansıttı. Aklımda hiç single yoktu ama bu şarkı başka bir şey hissettirdi. Ardından albüm için repertuar çalışmalarına başladık ve süreç devam etti.
OLDUKÇA DA UZUN SOLUKLU BİR ŞARKI OLDU!
Evet, “Bir Kaç Beden Önce” uzun soluklu bir şarkı oldu şimdi bile hala radyosunu, televizyonunu açıp denk gelenler olabilir. Uzun ömürlü bir şarkı olabileceğine ben zaten emindim. Albüm öncesi single benim fikrimce çok iddialı bir haraket. Single’ın başarısı albümün başarısını da riske etmiş oluyor çünkü. O kadar çok içimize sindi ve kendini inandırdı ki, albüm için de iyi bir başlangıç oldu. İyi de oldu. Kışı geçtik, yaza geldik, önümüzdeki yaza da devam edecek bir albüm oldu diyebiliriz.
KARİYERİNİZİN SON BEŞ YILINDAKİ PEK ÇOK ŞARKINIZ İÇİN AYNI ŞEYİ SÖYLEYEBİLİRİZ BELKİ DE!
Tabii, bakarsanız 2006 yılından itibaren benim için farkılı bir süreç başlıyor. Çok şükür, insanların seveceği şarkıları yakalamayı başardım. Bunların arasında benim yazmadığım şarkılar da var ama onları seslendirip, kariyerim için önemli olacağını düşünüp, kendi kilometre taşlarım için doğru şarkılar bulmayı başardım. Bu süre devam edecek çünkü sürekli üretim halindeyim ve artık dinleyici profilimi de çok iyi tespit ettiğimizi düşünüyorum. Onlar ile de çok iyi iletişim halindeyiz.
2010 yazı, sürekli üretmeyi başardığım bir dönemdi ve albüm için de bir çok şarkı yapmayı başardım. Albümdeki şarkılar yaklaşık 20, 25 hatta belki 30 şarkı arasından seçildi. Bu zamanla oldu. 2011’e dek devam etti bu oluşum. “Bir Kaç Beden Önce”nin başarısı, albüme daha fazla odaklanmamızı sağladı. Peşi sıra gelen şarkılar arasında ilk olanı, Cunda sahilinde girdi albüme. Serdar Aslan’ın sahne aldığı mekanda, “Cevapsız Arama” çalmaya başladı ve kafamda netleşen ilk şarkı bu oldu. İlk kez böyle bir şeyi yaptım, sahnede dinlediğim bir şarkı albüme de girdi. Olağan üstü güzellikte bence. Sevgili Şebnem’in bir şarkısı var, derken “Kırmızı Halı” var...
“KIRMIZI HALI” AYNI ZAMANDA ALBÜMÜN ÇIKIŞ ŞARKISI...
Bu albümde repertuar anlamında bizim ihtiyacımız olan şey, tüm şarkılara dikkat çekecek bir çıkış şarkısıydı ve o da “Kırmızı Halı” idi. Öyle bir çıkışa odaklanıp, iki - üç gün içerisinde tamamladım. Bunların bir de Erhan Bayrak kısmı var. Onu da unutmayalım. Hep birlikte bu süreci tamamladık ve şirketimiz ile paylaştık ve ardınan işin görsel tarafı başladı. Sevgili Zafer Aslan, Serdar Aslan ve Şebnem Sungur’a sizin aracılığınız ile de teşekkür ediyorum, çünkü gerçekten kendi albümleri gibi çalıştılar. Sevgili Erhan Bayrak’a teşekkür ediyorum. Barış Özesener’e teşekkür ediyorum. “Aşk Sahnede” albümü çıkışını hak eden bir albümdü.
DİLERSENİZ “KIRMIZI HALI” İLE DEVAM EDELİM. OLDUKÇA EĞLENDİĞİNİZİ FARK ETTİĞİMİZ BİR KLİP ÇEKMİŞSİNİZ.
“Kırmızı Halı”ya klip çekmeye karar verince, çok sevdiğim arkadaşım Mustafa Uslu’yu aradım. Şarkıyı birlikte dinledik ve hemen onun da aklında bir takım fikirler oluştu. Biz de ona başka görseller gösterdik. Bir ofis toplantısının sonunda bu klibe karar verdik. Kostümlerimi de hazırlayan “+90”ın stüdyosu ve Mustafa’nın stüdyosunda çektik. Veli Kuzlu görüntü yönetmeni olarak eşlik etti bize klipte. Klip toplantısında benim fazla bir şey söylememe gerek kalmadı. Set gününe dek benim duruşum ile ilgili bir şey konuşmadık. Ben bir gün önce sabahlara kadar uyumayıp kendimi nasıl konumlandırmam gerektiğini düşündüm. Sete gittiğimde Mustafa hazırdı ve benim kimliğime karar vermişti. Kendim olarak tüm klip boyunca gülmemi istedi. Ben de yaparız dedim ama birinci saatten sonra yüzümdeki kasların tamamı ağrımaya başladı. Kafasındaki konsepti, bize anlattığı her şeyi dört dörtlük çekti Mustafa ve benim de içime sinen dört dörtlük bir klip olduğunu söyleyebilirim. Klibi izlemeye gittiğimde, sürekli gülmenin bana bu kadar yakışabileceğini, daha önce hiç düşünmediğimi fark ettim. Bundan sonra gülmeye devam.
ALBÜM İLE BİRLİKTE KONSER PROJELERİNİZE DE HIZ VERDİNİZ...
15’inci yılımda çeşitli aktiviteler yapmayı planlıyorum. Bunlar büyük şehir konserleri ve ardından da Anadolu konserleri şeklinde olacak ama şu anda Avrupa konserleri ile başladık. Avrupa dönüşü, tüm müzik severleri özellikle Harbiye’de 8 Temmuz’da vereceğimiz konsere bekliyorum çünkü bir -best of- yapıyoruz. 1996 yılından bu yana yaptığım 6 albümün en sevilen şarkılarını söyleyeceğimiz büyük bir konser olacak. O yüzden desteğinize ihtiyacım var. 8 Temmuz gecesi sizleri bekliyorum. Hem web sitem hem de sosyal paylaşım ağlarından da konserleri takip edebilirsiniz.
VERDİĞİNİZ BİLGİLER İÇİN ÇOK TEŞEKKÜR EDERİZ, YENİDEN GÖRÜŞMEK DİLEĞİ İLE...
Ben de sizlere teşekkür ederim. Görüşmek üzere.