- Katılım
- 15 Aralık 2011
- Mesajlar
- 18,975
- Reaksiyon puanı
- 6,417
- Puanı
- 1,059
-Karakter Analiz-
Fahriye Sancaklar : 67 yaşında bir anne. Son derece hamarat ve iyi kalpli.
Nevzat Sancaklar : 69 yaşında bir baba. Lafını bilmeden konuşur.
Murat Sancaklar : Evin büyük oğlu. 39 yaşındadır. Babasıyla iyi geçinen tek çocuktur o.
Elif Güvendik : Fahriye Hanım ve Nevzat Beyin büyük kızıdır. Saf ve temiz kalplidir.
Kemal Sancaklar : Kemal babasını sevmeyen ve babasının annesini haketmediğini düşünen ve her tartışmada onları ayırmaya çalışan bir çocuktur.
Bahriye Sancaklar : Bahriye 22 yaşında güzel bir genç kızdı. Hayatının her alanında başarılı bir kızdı o.
Durdu Sancaklar : Evin en küçük oğlu. 20 yaşında. Son derece yakışıklı ve herkesi kendine çeken bir çocuk o.
Yılmaz Güvendik : Elif Sancakların kocası. Gözü dışarda ve hovarda bir adam o.
GÜN
AKŞAM
OLDU
Fahriye Hanım yine erkenden kalkmıştı bu sabah. Hemen çayı koydu ocağa. Sabah sabah yalının o eşsiz deniz manzarasında kocasıyla beraber bir keyif çayı içmeye hazırlanıyordu. Nevzat Bey yukarıdan gelen seslere göre tersinden kalmış olmalı ki..
Nevzat Bey : Nerede bu lanet olası şey?
Fahriye Hanım : N'oldu hayatım?
Nevzat Bey : Gözlüğüm... Bulamıyorum.
Fahriye Hanım : Sehpanın üzerinde olmalı. En son orada görmüştüm canım.
Nevzat Bey : Hah. Buldum sonunda.
Fahriye Hanım : İstersen şöyle bi terasa çıkalım. Eski günlerdeki gibi senle sohbet ederiz. Hem çayda koydum senin için.
Nevzat Bey : Olmaz. Fikret aradı. Şirket toplantısına geç kalamam.
Fahriye Hanım : Hayatım bu akşam Elifle Yılmaz bize yemeğe gelecek.
Nevzat Bey : O soytarı benim evime giremez.
Fahriye Hanım : Kaç kere konuştuk bu konuyu senle. Kızımız onu böyle seviyor. Bizim yapabileceğimiz birşey yok.
Nevzat Bey : Öff... Tamam hadi. Senin istediğin gibi olsun ama bak sırf kızım için katlanıyorum o hadsize. Bilesin. Neyse ben hazırlanmaya yukarı çıkıyorum.
Fahriye Hanım : Peki kahvaltı edecek misin?
Nevzat Bey : Ofiste atıştırırım ben birşeyler.
Bu arada Nevzat Bey hemen üstünü giyinip yola çıkar. Fahriye Hanım'da o marifetli elleriyle güzel bir kahvaltı hazırlar. Evdekilerin çoğu geç uyandıkları için okullarına geç kalacaklarından ayakta bi iki çatal peynir,zeytin atıp çıkarlar hemen. Bir tek Durdu annesine eşlik edip kahvaltı yapar iştahla.
Fahriye Hanım : Semra birşey eksik değil dimi?
Semra : Aaa... Hanımım... Çiçeği unuttunuz. Masada çiçek yok.
Fahriye Hanım : Doğru ya. Nasıl unuttuk çiçeği. Neyse ben onu Durdu'ya söyleyimde gelirken alsın. Başka eksik birşey var mı?
Semra : Yok hanımım. Herşey çok güzel olmuş.
Ev akşam için hazırdı. İlk gelen Murattı. Ardından gün boyunca çok yorulan Nevzat Bey geldi ve beş on dakika içinde herkes gelmişti bir tek Yılmaz eksikti. Herkes beklemekten sıkılmıştı. Yemekler soğumuştu. Elif'in oğlu Arda bir anda ortalığı sıcaklaştırmak için garip hareketler yapmaya başladı fakat o da yetmiyordu. Torun sevgisi ayrıydı ama beklemek insanların sinirini bozmuştu. Herkes beklerken bahçeye birden polis arabası girer.
Fahriye Sancaklar : 67 yaşında bir anne. Son derece hamarat ve iyi kalpli.
Nevzat Sancaklar : 69 yaşında bir baba. Lafını bilmeden konuşur.
Murat Sancaklar : Evin büyük oğlu. 39 yaşındadır. Babasıyla iyi geçinen tek çocuktur o.
Elif Güvendik : Fahriye Hanım ve Nevzat Beyin büyük kızıdır. Saf ve temiz kalplidir.
Kemal Sancaklar : Kemal babasını sevmeyen ve babasının annesini haketmediğini düşünen ve her tartışmada onları ayırmaya çalışan bir çocuktur.
Bahriye Sancaklar : Bahriye 22 yaşında güzel bir genç kızdı. Hayatının her alanında başarılı bir kızdı o.
Durdu Sancaklar : Evin en küçük oğlu. 20 yaşında. Son derece yakışıklı ve herkesi kendine çeken bir çocuk o.
Yılmaz Güvendik : Elif Sancakların kocası. Gözü dışarda ve hovarda bir adam o.
GÜN
AKŞAM
OLDU
Fahriye Hanım yine erkenden kalkmıştı bu sabah. Hemen çayı koydu ocağa. Sabah sabah yalının o eşsiz deniz manzarasında kocasıyla beraber bir keyif çayı içmeye hazırlanıyordu. Nevzat Bey yukarıdan gelen seslere göre tersinden kalmış olmalı ki..
Nevzat Bey : Nerede bu lanet olası şey?
Fahriye Hanım : N'oldu hayatım?
Nevzat Bey : Gözlüğüm... Bulamıyorum.
Fahriye Hanım : Sehpanın üzerinde olmalı. En son orada görmüştüm canım.
Nevzat Bey : Hah. Buldum sonunda.
Fahriye Hanım : İstersen şöyle bi terasa çıkalım. Eski günlerdeki gibi senle sohbet ederiz. Hem çayda koydum senin için.
Nevzat Bey : Olmaz. Fikret aradı. Şirket toplantısına geç kalamam.
Fahriye Hanım : Hayatım bu akşam Elifle Yılmaz bize yemeğe gelecek.
Nevzat Bey : O soytarı benim evime giremez.
Fahriye Hanım : Kaç kere konuştuk bu konuyu senle. Kızımız onu böyle seviyor. Bizim yapabileceğimiz birşey yok.
Nevzat Bey : Öff... Tamam hadi. Senin istediğin gibi olsun ama bak sırf kızım için katlanıyorum o hadsize. Bilesin. Neyse ben hazırlanmaya yukarı çıkıyorum.
Fahriye Hanım : Peki kahvaltı edecek misin?
Nevzat Bey : Ofiste atıştırırım ben birşeyler.
Durdu : Annem... Ellerine sağlık. Yine çok güzel olmuş.
Fahriye Hanım : Ne demek oğlum.
Durdu'da evden çıkar hemen. Fahriye Hanım ise biraz duygulanır o gidince.
Fahriye Hanım : Allah'ım... Ben bu yalnızlığı hak edecek ne yaptım?
Fahriye Hanım hemen masadaki kahvaltılıkları kaldırır. Hizmetçisi Semra ise her yeri bir güzel temizler. Yerleri bir güzel süpürüp siler. Camların ve eşyaların bir güzel tozunu alır. Fahriye hanım ise akşam için bir ziyafet peşindedir. Yine hamaratlığını göstererek börekler, çörekler, sarmalar, tepsi kebaplar çorbalar, salatalar, tatlılar... Akşam için herşeyi hazır edecekti. Hiç birşey eksik olmayacaktı. Olmamalıydı. Yeniden eskisi gibi bir aile olabilmek için... Akşam olur.Fahriye Hanım : Ne demek oğlum.
Durdu'da evden çıkar hemen. Fahriye Hanım ise biraz duygulanır o gidince.
Fahriye Hanım : Allah'ım... Ben bu yalnızlığı hak edecek ne yaptım?
Fahriye Hanım : Semra birşey eksik değil dimi?
Semra : Aaa... Hanımım... Çiçeği unuttunuz. Masada çiçek yok.
Fahriye Hanım : Doğru ya. Nasıl unuttuk çiçeği. Neyse ben onu Durdu'ya söyleyimde gelirken alsın. Başka eksik birşey var mı?
Semra : Yok hanımım. Herşey çok güzel olmuş.
Fahriye Hanım : N'oldu Semra? Ne işleri var bu polislerin.
Semra : Valla bilmiyom ben hanımım. Hemen sorup geliveririm.
Birkaç dakika sonra Semra polisler ve icra müdürleri birlikte girirler içeri. Nevzat Bey sinirli bir şekilde Fahriye Hanıma bakarak.
Nevzat Bey : Kesin o soytarının işidir bu.
Polis Memuru : Nevzat Sancaklar kim?
Nevzat Bey : Benim. Bi sorun mu var?
Masada herkes şaşkınlık içinde olanları izliyordur.
Polis Memuru : Efendim ödenmemiş borcunuz nedeniyle eviniz hacizlendi.
Semra : Valla bilmiyom ben hanımım. Hemen sorup geliveririm.
Birkaç dakika sonra Semra polisler ve icra müdürleri birlikte girirler içeri. Nevzat Bey sinirli bir şekilde Fahriye Hanıma bakarak.
Nevzat Bey : Kesin o soytarının işidir bu.
Polis Memuru : Nevzat Sancaklar kim?
Nevzat Bey : Benim. Bi sorun mu var?
Masada herkes şaşkınlık içinde olanları izliyordur.
Polis Memuru : Efendim ödenmemiş borcunuz nedeniyle eviniz hacizlendi.
Moderatörün son düzenlenenleri: