İyi insanların önünü tıkıyorsunuz. "Kardeş kardeşe kenetlenme" hayallerini kabusa dönüştürüyorsunuz.
Bu bir ciğer testiydi. Kalanlar oldu.
'Hem polise taş atıyorsunuz, hem de deprem olunca polis, Mehmetçik yardıma koş diyorsunuz' şeklindeki bozulmuş mantıklarını, bozulmamış ekran makyajlarıyla bile kapatamayanlar…
Her geçen saat, gri molozların altında kalan nefesler cılızlaşırken, yardım derneği kavgasına tutuşanlar…
**
Evsiz kalanlar, Van soğuğunda titrerken, İçişleri Bakanlığı denetiminden geçmiş, kurucu üyeleri arasında CHPli, AKPli, BDPli vekillerin, ticaret kuruluşu temsilcilerinin bulunduğu Diyarbakırlı yoksullukla mücadele derneğini, PKK'lı ilan edip karşı kampanya başlatanlar…
Oturdukları yerden işi gücü bırakıp bununla uğraşanlar…
Kürtlere yardım edilecekse onu da ancak ve sadece Türkler yapar gibi bir devlet kibrini sistemlerinde özümsemiş olanlar…
**
Depremi 'Allah'ın sopası'na bağlayanlar…
'Tabii ki insanlar ölmesin ama o insanlar da biraz şey…' diye geveleyenler…
Bir tane battaniyeyi kolilemek yerine galiz küfür kuyularından en nadide parçaları tutmaya vakit ayıranlar…
Van'a yardım için rock konseri düzenleyen sanatçılara, 'Eğlenceyle yardım mı yapılır' diyerek rock'ın ruhunu hiç anlamamış olanlar…
Ve tüm bunları yaparken vatanseverliğini ballı ballı anlatanlar…
**
Siz iyi insanlar değilsiniz.
İyi insanların önünü tıkıyorsunuz.
'Kardeş kardeşe kenetlenme' hayallerini kabusa dönüştürüyorsunuz.
Ve ne de çoksunuz.
**
Uzaktaki okuluma giden servisi kaçırdığım bir sabah, babam arabada Çek besteci Bedrich Smetana'nın Ma Vlast senfonisini çalıyordu.
'Bunu dinlerken ne duyuyorsun, ne hayal ediyorsun' diye sormuştu.
'Su akıyor' demiştim.
'Doğru' demişti, 'Bir nehirden söz eden, senfonik bir şiirdir bu. Adı da Ma Vlast, yani Benim Vatanım. Vatan sevgisi dediğin şey, su gibi, şiir gibi bir şeydir. Ayrım yapmadan kaplar, temizler, çoğaltır. Sakın unutma!'
**
15 yıl sonra, babamın öldüğü ayda, vatan dediğimiz bu toprak parçalarında akan bir nehir gibi acıları temizleyemiyor, bir şiir kadar ısıtamıyorsak birbirimizi…
Aksayan arama-kurtarma çalışmalarından daha vahim bir aksaklığımız var demektir.
Ciğer testi, hayatta insanın karşısına birkaç kez çıkar. İkmali de yoktur
Bu bir ciğer testiydi. Kalanlar oldu.
'Hem polise taş atıyorsunuz, hem de deprem olunca polis, Mehmetçik yardıma koş diyorsunuz' şeklindeki bozulmuş mantıklarını, bozulmamış ekran makyajlarıyla bile kapatamayanlar…
Her geçen saat, gri molozların altında kalan nefesler cılızlaşırken, yardım derneği kavgasına tutuşanlar…
**
Evsiz kalanlar, Van soğuğunda titrerken, İçişleri Bakanlığı denetiminden geçmiş, kurucu üyeleri arasında CHPli, AKPli, BDPli vekillerin, ticaret kuruluşu temsilcilerinin bulunduğu Diyarbakırlı yoksullukla mücadele derneğini, PKK'lı ilan edip karşı kampanya başlatanlar…
Oturdukları yerden işi gücü bırakıp bununla uğraşanlar…
Kürtlere yardım edilecekse onu da ancak ve sadece Türkler yapar gibi bir devlet kibrini sistemlerinde özümsemiş olanlar…
**
Depremi 'Allah'ın sopası'na bağlayanlar…
'Tabii ki insanlar ölmesin ama o insanlar da biraz şey…' diye geveleyenler…
Bir tane battaniyeyi kolilemek yerine galiz küfür kuyularından en nadide parçaları tutmaya vakit ayıranlar…
Van'a yardım için rock konseri düzenleyen sanatçılara, 'Eğlenceyle yardım mı yapılır' diyerek rock'ın ruhunu hiç anlamamış olanlar…
Ve tüm bunları yaparken vatanseverliğini ballı ballı anlatanlar…
**
Siz iyi insanlar değilsiniz.
İyi insanların önünü tıkıyorsunuz.
'Kardeş kardeşe kenetlenme' hayallerini kabusa dönüştürüyorsunuz.
Ve ne de çoksunuz.
**
Uzaktaki okuluma giden servisi kaçırdığım bir sabah, babam arabada Çek besteci Bedrich Smetana'nın Ma Vlast senfonisini çalıyordu.
'Bunu dinlerken ne duyuyorsun, ne hayal ediyorsun' diye sormuştu.
'Su akıyor' demiştim.
'Doğru' demişti, 'Bir nehirden söz eden, senfonik bir şiirdir bu. Adı da Ma Vlast, yani Benim Vatanım. Vatan sevgisi dediğin şey, su gibi, şiir gibi bir şeydir. Ayrım yapmadan kaplar, temizler, çoğaltır. Sakın unutma!'
**
15 yıl sonra, babamın öldüğü ayda, vatan dediğimiz bu toprak parçalarında akan bir nehir gibi acıları temizleyemiyor, bir şiir kadar ısıtamıyorsak birbirimizi…
Aksayan arama-kurtarma çalışmalarından daha vahim bir aksaklığımız var demektir.
Ciğer testi, hayatta insanın karşısına birkaç kez çıkar. İkmali de yoktur