Aylar önce izlediğim fakat yazmadığım/yazamadığım çok film vardı, hazır bu son boş zamanlarımda onlarıda yazayım.
Directed by Asif Kapadia. With Ayrton Senna, Alain Prost, Frank Williams, Ron Dennis. A documentary on Brazilian Formula One racing driver Ayrton Senna, who won the F1 world championship three times before his death at age 34.
Yaklaşık 1 ay önce falan izlemiştim. Çoğu genel belgesel gibi bunu da çok sevdim. Hatta şu ana kadar izlediğim en iyi belgeseldi desem yeridir. Yönetmeni kutlamak lazım gerçekten de. Çok kapsamlı bir çalışma ve büyük bir arşiv araştırması gerektiriyor. Bunu da üşenmemiş çok iyi bir şekilde hazırlamış.
Bunda eleştireceğim 2 nokta var. Birincisi; ben açıkçası kazaya daha detaylı bir şekilde inerler diye düşünmüştüm. O zamanlar kazanın nasıl gerçekleştiğini baya merak etmiştim. Fakat kaza üzerinde fazla durmadılar sadece, dokundurdular o kadar. Bu konuda biraz daha özen beklerdim açıkçası.
İkincisi; Alain Prost'u bence çok yanlış tanıtıyorlar filmde. Tamam kötü tarafları olabilir de yani Senna'nın hiç mi kabahati yok? Ben açıkçası Alain Prost'a haksızlık yapıldığını düşünüyorum...
Neyse genel olarak çok başarılıydı.
Puanım: 9/10
Geçen ay izlediğim bir film yorumlamak şimdiye kısmetmiş.
Özellikle oyunculukları ve senaryosuyla izlenilmesi gereken çok iyi bir film.
Oyunculuklar şahaneydi.Jack Nicholson ve Faye Dunaway harika bir performans sergilemiş.Özellikle Jack Nicholson'ı izlerken ağzım açık kaldı neredeyse,muhteşem bir oyunculuk sergilemiş tekrar hayran kaldım kendisine.
Senaryoya gelecek olursak süper bir senaryo vardı.Çok akıcı ve merak uyandıran bir senaryo.Sürekli bir merak halindesiniz.Zaten bu dalda da "En İyi Özgün Senaryo" dalında Oscar'ı almış.Kesinlikle hak etmiş.
Neyse genel olarak çok beğendiğimi hatırlıyorum. Dram,gizem ve suç çok güzel işlenmiş.İzlenilmesi gereken bir film.Tavsiye ederim...
Puanım: 8.5/10
Directed by Baz Luhrmann. With Leonardo DiCaprio, Carey Mulligan, Joel Edgerton, Tobey Maguire. A writer and wall street trader, Nick, finds himself drawn to the past and lifestyle of his millionaire neighbor, Jay Gatsby.
Dönem filmlerini severim, hep de sevmişimdir zaten. Kostümler ve kurgusu çok iyiydi bence. Fakat hikaye ve senaryo vasat gibi gelmişti bana öyle hatırlıyorum en azından.
Oyunculuklar yerindeydi bence. Leonardo Di Caprio'ya olan sevgim her filmde biraz daha artıyor. Bu film çok iyi olmasa da Leonardo Di Caprio'yu beğendim.
Neyse genel olarak sıkılmadım, ama yinede çok bir beklentiye girmemek lazım.
Puanım: 8/10
Bu filmi de izleyeli 2-3 ay olmuştur. Oldum olası bu seriyi sevemedim bir türlü. Bana göre yine sıkıcı ve kötüydü. Oyunculuklar fena değildi. Arnold Schwarzenegger'ın oyunculuğunu çok beğenirim bu filmde de iyiydi, fakat senaryo vasattı.
James Cameron gerçekten büyük yönetmen ama, bu film olmamış abi.
Puanım: 7/10
Directed by Roberto Benigni. With Roberto Benigni, Nicoletta Braschi, Giorgio Cantarini, Giustino Durano. When an open-minded Jewish librarian and his son become victims of the Holocaust, he uses a perfect mixture of will, humor, and imagination to protect his son from the dangers around their...
Sanırım 2. dünya savaşı ile ilgili izlediğim son filmdi. Bu yüzden içim buruk.
Çok kaliteli bir filmdi. Zaten bu tarz filmler çok daha ilgi çekicidir bence. Oyunculuklar çok iyiydi. Roberto Beniggi'yi daha önce izledim mi hatırlamıyorum ama çok beğendim.
En beğendiğim kısım senaryoydu. İzlediğim zaman baya etkilenmiştim. Tabi bunda hikayenin ve kurgununda çok iyi olması etken.
Kısacası süper bir filmdi... Bu dönemi merak ediyorsanız kaçırmayın.
Puanım: 9.5/10
Bu filmi izlerken zaten birçok tereddütlerim vardı. Uzun süresi, konusu vs.
Genellikle eski filmleri severim ama bu filmi beğenmedim. Hatta izlerken kapatmayı bile düşündüm. Dile kolay 4 saat.
İleride mecbur izleyeceğim için sıkıla sıkıla izledim.
Oyunculuklar yerindeydi. Hikayesi bana klasik geldi. Zaten o dönemlerde de genellikle aşk teması etkin galiba.
Senaryo kötüydü bence.
Kısacası beğenmedim. Bir Kasablanka kesinlikle değil...
6.5/10