FK11 Anatomy of a Murder / Bir Cinayetin Tahlili (1959) - Film Yorumları

[bazinga]

Anatomy of a Murder


Tür: Suç, Dram, Gizem
Süre: 161 dakika

Yönetmen: Otto Preminger
Senaryo: Wendell Mayes, John D. Voelker

Oyuncular:
James Stewart
Lee Remick
Ben Gazzara

IMDb Linki


Puanlar:
IMDb: 8.0/10
Rotten Tomatoes: 100%
Metacritic: 95/100

Filmin Fragmanı:

Filmle ilgili yorumlarınızı bu başlık altından yapabilirsiniz.




​

 

[Dosi]

Güzel bir filmdi. Bu tarz vaka çözümü, gizem içeren filmleri severim. Süresi fazla uzundu ama beklentimin aksine hiç sıkmadı. Filmin ilk 1 saatinde avukatın olayları araştırması, geri kalan kısmı ise mahkeme sahneleri ile geçti. Mahkeme kısımları 12 Angry Men filmini anımsattı. Orda jüriler odak noktası iken, burda ise mahkemede söylenen diyaloglar odak noktasıydı.
Tecavüze uğradığını ima eden kadının tavırları bana garip geldi. Başından tecavüz geçen birisi böyle neşeli ve rahat bir şekilde olayları anlatmaz. En başta ondan şüphe ettim ve filmin sonunda da tam olarak cevap alamıyoruz. Gerçekten başından böyle bir olay geçti mi ve kocası bir cinnet anında mı cinayeti işledi tam bir cevap alınamadı. Filmde ayrıca adalet sistemine bir eleştiri vardı ve hâlâ günümüzde gerçeklik payı olan durumları ele almış. Son kısım şaşırttı. Avukatın çabası boşa olmuş oldu.

8.5/10

 

[mesmeso]

Sıkıcı bir mahkeme sahnesi yerine bol bol gülümseten ve son ana kadar düşündürmesini çok sevdim. Gerçek bir klasik. Oyunculuklar iyiydi ama sanki bazı karakterlerde sıkıntı vardı.

Film biraz fazla uzundu. Mahkemeye kadar sıkıldığımı söyleyebilirim. Bu tarz filmleri sevenler izlerken sıkılmaz ama hiç tarzı olmayanlar fenalık geçirebilir.

James Stewart çok iyiydi. Karakteri güzel yansıtmış. Lee Remick karaktere cuk oturmuş. Gerçi karakteri biraz sıkıntılıydı. Tecavüze uğradığına hiç inanmıyorum.

7/10

 

[phoebebuffay]

Oldukça akıcı ve soru işaretleriyle dolu çok güzel bir suç-dram/mahkeme filmiydi. Hem dış sahneleri hem de mahkeme sahnelerini severek izledim. Sadece sonu pek tatmin etmedi.

Soru işaretlerinin cevaplanmaması, seyirciye bırakılması daha güzel olmuş ama böyle aceleye getirilmiş bir sonla pat diye bitmesi hiç güzel olmamış. Eksik bir finaldi benim açımdan.

Film boyunca adam ve kadın doğru mu söylüyor yalan mı pek çözemedim, gel-git yaptım sürekli ama final sahnesinden sonra yalan söyledikleri kanısına daha yakınım.

Dönemine göre çok başarılı bir filmdi. Oyunculuklar da çok iyiydi ama eski dönem filmlerinde sürekli James Stewart'ı görmek sıktı biraz. O dönemlere çok hakim değilim ama izlediğim filmlerin neredeyse yarısında kendisi karşıma çıktı.

Biraz daha derli toplu bir finalle bitseydi yarım puan daha yüksek verirdim.

8/10

 

[bazinga]

Sinemayla aramın pek iyi olmadığı nadir dönemlerden birinde olmama rağmen genel anlamda sevdiğim bir film oldu.

Kaliteli bir mahkeme filmi, olay ve karakterler iyi yazılmış. Gerçekte ne olduğunu anlamak zor, fikriniz sürekli değişebiliyor.

James Stewart'ın özellikle mahkeme performansı çok başarılıydı. Hakim amcayı da çok sevdim.

Dönemi için cesur bir film. O dönem ilginç şekilde James Stewart'ın babası bile filmi fazla ahlaksız bulup filmin aleyhine propaganda yapmış.

Süresi fazla uzun ve zaman zaman filmden kopmalar yaşadım. 3-5 yıl sonra mümkünse soğuk bir kış gecesi yeniden izlemek isterim. Çünkü yeniden izlemeye müsait bir film, her izlemede detaylarla olay daha anlamlı hal alabilir...

7.5/10

 

[Angelica]

Az önce filmi tamamladım hiç sıkılmadan izlediğim bir filmdi James Stewart ın performansı harikaydı diyaloglarda iyiydi beğendim ben yalnız
cinayetin sebebi tam anlayamadık sanki kadın tecavüze uğraşmış gibiydi ve uğramış mı uğramamış mı ben tam anlayamadım ucu açık kaldı sanki ama film sonunda gördük ki avukatın çabası boşaydı aslında

8.5/10

 

[Sherlock]

İzleyeli çok olduğu için filmi hatırladığım kadarıyla yapacağım yorumumu, onu baştan belirtmek isterim. Gerçi birçok detayını unutmadım sanırım ama kesin konuşmamak lazım.

Öncelikle film gerçekten haddinden fazla uzun, özellikle giriş kısmındaki ve mahkemedeki bazı kısımlar çok tekrara düşüyor. Biraz daha kısa tutulsa ve akıcılık daha başarılı bir şekilde sağlansa çok daha büyük bir mahkeme filmi olabilirmiş.

SPOILER

Finali açık uçlu bırakmışlar ancak filmi baştan sona bir bütün olarak ele alırsak az çok ne olduğu belli oluyor bence, tabii ki açık uçlu bir final olduğu için herkesin filmi ve finali ele alış şekli farklı olacaktır...

Bana kalırsa kadın karakterimiz eşinden memnun değildi ve kendisinden bir şekilde kurtulmak istiyordu. Bunun için ise bir plan yaptı. Bu plana göre kocasını aldattı, kocasına ise kendisine tecavüz edildiğini söyledi ve her şeyi buna göre dizayn etti. Zaten kadının kocasından memnun olmadığı, hatta boşanmak istediği yer yer replikler ile bizlere aktarılıyor.

Sonuç olarak kadın karakterimizin kocası, karısına tecavüz ettiğini düşündüğü adamı öldürecek ve ardından cinayetten ötürü hapse girecekti. Kağıt üzerindeki plan buydu. Burada tahmin edilemeyen şey ise James Stewart'ın canlandırdığı Paul'un müthiş avukatlık performansı...

Son sahneye göre ise kadının kocası, karısının kendisini aldattığını anlamış ve apar topar başka bir yere taşınmışlar. Tahminimce taşındıkları yerde karısını öldürecek. Bunu da avukata bir not bırakarak üstü kapalı bir biçimde itiraf etmiş. Benim final yorumum bu şekilde.

Tabii final sahnesi, çoğu mahkeme filminden alıştığımız üzere daha etkileyici yazılabilirmiş bence de. Zaten sanırım ben de açık uçlu finallerdense her şeyin net bir şekilde belli olduğu finalleri daha çok seviyorum, Inception gibi istisnaları dışarıda bırakıyorum elbette...

James Stewart bildiğimiz gibi, yine oldukça başarılı bir performans sergilemiş. Zaten kötü bir avukatlık performansı sergilese bile kendisine hak verirdik, öyle bir havası var kendisinin.

Puan: 7.5/10