Aşkın Peşinden - 1. Bölüm | YENİ DİZİ

Aserat

Konu Sahibi
Süper Mod.
Katılım
24 Ağustos 2014
Mesajlar
84,611
Reaksiyon puanı
62,935
Puanı
1,061
Konum
İstanbul
Dizideki kişi, kurum ve kuruluşlar hayal ürünüdür, gerçeği yansıtmamaktadır.

1. BÖLÜM
(Bölüm, İstanbul'un çeşitli görüntüleriyle başlar. Ardından da bir restoranı ve müşterilerin isteklerine yetişmeye çalışan bir garsonu görürüz.)

Çiğdem (Dış Ses):
Evet, gördüğünüz üzere etrafta deli dana gibi koşan kız benim. Kendimi kısaca tanıtmak gerekirse adım Çiğdem, 30 yaşındayım ve 5 yaşında bir çocuğun kaleme aldığını düşündüğüm bir hayatı yaşıyorum. Aslında o kadar işten kovulduktan sonra garson olabilmeme şükretmem lazım, ama sanırım sabahtan akşama kadar ayakta durmak işime gelmiyor galiba. Gerçi ben yazın köydeyken bile fındık toplamadan kaçmış kızım, bu yüzden pek şaşırmıyorum.

(Çiğdem diğer müşterilere siparişlerini yetiştirirken hikayesini öğrenmeye de devam ederiz.)

Çiğdem (Dış Ses):
Ne yazık ki ara kazanmak için başka çarem yok. Gerçi verdikleri maaş da maaş olsa... Neyse, üvey annem Ayten ile birlikte yaşıyorum. Öz annem rahmetli olunca babam da hemen yeni bir kadınla evlendi. Tabii ondan 2 ay sonra babam da cortayı çekti. Ayten Abla'yı hiçbir zaman anne olarak benimseyemedim ama aslında o kadar kötü biri değil...

Çiğdem (Dış Ses): Neyse, daha fazla anlatmayacağım; çünkü daha ilk bölümden bana acımanızı istemiyorum. Aslında siz kimsiniz de bana acıyacaksınız, daha okumaya başlayalı 5 dakika olmadan acıyabileceğinizi mi sanıyorsunuz? Of, gerisini de siz görün.

***
(Aradan birkaç saat geçer ve restoran boşalır. Çiğdem de diğer çalışanlarla birlikte patrondan maaşını almak için sıraya girmiştir. Zarfı alan odadan çıkarken Çiğdem de oflaya puflaya sıranın kendisine gelmesini beklemektedir. Herkes gittikten sonra Çiğdem ve patronu Selçuk odada tek başına kalır.)

Çiğdem:
Affedersiniz Selçuk Bey, maaşı unutmadınız mı? Bir aydır bekliyorum, almadan gidecek değilim.

Selçuk: Ha bir de o vardı, değil mi? (eliyle işaret ederek) İstersen şuraya otur...
Çiğdem: Anlayacağımı anladım ben, yine kovuldum...

***
(Aradan 5-10 dakika geçmiş ve Çiğdem öfkeyle kendini dışarıya atmıştır.)

Çiğdem:
Of ya, ne yapacağım ben? Şimdi Ayten melunesine söylersem sabaha kadar ne kadar beceriksiz olduğumdan bahsedecek...

(Çiğdem biraz daha yürüdükten sonra bir barın önünde durur ve kaybedecek bir şeyinin olmadığını düşünerek içeriye adımını atar. Müzik bangır bangır çalarken hemen sandalyeye oturur ve garsondan biraz ister.)

Çiğdem:
Benim ne işim var buralarda ya? Çaresizlikten ne yapacağını şaşırdım resmen.

(Öte yandan ilk bardağı kafaya dikmeye hazırlanırken girişte bir hareketliliğin yaşandığını görür ve dikkatini oraya verir. İçeriye genç ve havalı bir adam girerken paparazziler de peşinden koşmaktadır.)

(Muhabirler dışarıya çıkarken Emre de Çiğdem'in yanındaki sandalyeye oturur. Garsona isteğe bulunduktan sonra kafasını sağa çevirir ve Çiğdem'i görmesiyle birlikte adeta allak bullak olur. Öte yandan Çiğdem de onun kendisine baktığını fark eder, ama tepkisi biraz sert olur.)

Çiğdem:
Beyefendi, affedersiniz ama nereye bakıyorsunuz?
Emre: Güzelliğe...
Çiğdem: (kafasını çevirerek) Şu arkadaki kıza mı? Fena değil, ama bacakları biraz kısa mı ne?
Emre: Hayır, sana.
Çiğdem: (gülmeye başlayarak) Ay, ilahi. Yani ben kimim ki? (Emre'ye bakarak) Yok, sen ciddisin.
Emre: Kalp krizi kadar ciddiyim.
Çiğdem: Kafanın güzel olmadığına emin misin?
Emre: Senin kadar güzel olmadığı kesin.
Çiğdem: Direk yürüyoruz demek?
Emre: (ilk bardağı kafaya diktikten sonra) İstersen yürümeyip koşarım da, yeter ki sen iste.
Çiğdem: Bir dakika, bir dakika. Biraz yavaş olsana sen. Boş bulunca freni patlamış kamyon gibi atladın üzerime.
Emre: Galiba biraz yanlış bir giriş oldu, o zaman bir daha tanışalım... (hafif sırıtarak) Merhaba, ben Emre Ocaklı. Türkiye'nin en ünlü popçularından biriyim. 1.75 boyundayım, 70 kiloyum ve...
Çiğdem: Üvey annemin izlediği izdivaç programındaki adamlar gibi konuşma, vallahi kafanı kırarım!
Emre: Bir dakika, beni gerçekten tanımadın mı yani? "Meryem'im", "Ben AB'yim, Sen Total" gibi şarkılardan duymuşsundur belki.
Çiğdem: Evet, arkadaşım Nazlı çok dinliyor senin şarkılarını. Aslında seni onunla tanıştırmak lazım.
Emre: Boşver onu. Bu gece bizim gecemiz.
Çiğdem: Yavaş olman gerektiğini başka yollardan tekrar söylememi ister misin? İlla kafana bir şey mi yapmam gerekiyor?
Emre: Tamam, sustum. Ama sen de tanıt kendini, yoksa "Agresif Afet" diye çağırmak zorunda kalacağım.
Çiğdem: Ben Çiğdem Sönmez.
Emre: Evet?
Çiğdem: Bu kadar. Ben sadece buyum. Senin gibi ünlü değilim, muhabirleri peşimden koşturmuyorum.
Emre: Beni koşturuyorsun, yetmez mi?
Çiğdem: Bana koşan senin... Aslında bunlar için hiç vaktim yok, eve geç kalıyorum ve buraya niçin geldiğimi bile anlamadım. Zaten garsonluktan da kovuldum, ilanlara bakmam lazım.
Emre: Bir dakika, işten mi kovuldun?
Çiğdem: Zaten hiçbir işte dikiş tutturamadım ki...
Emre: Olmaz öyle şey, hangi restoranda çalışıyorsan oraya geri döneceğiz ve patronun senin tekrar işe alacak.
Çiğdem: Ciddi olamazsın...
Emre: İzle ve gör.

***
(Emre ve Çiğdem arka kapıdan çıktıktan bir süre sonra Çiğdem'in restoranına gelirler.)

Emre:
Kapı kilitli, sende anahtar var mı?
Çiğdem: Merak etme. (saçından tokayı çıkararak) Bu küçük canavarın halledemeyeceği hiçbir şey yok.

(Çiğdem hemen kapıyı açarken Emre ile birlikte patronun odasına giderler, ancak kapıyı açtıklarında onu bir kadınla birlikte görür. Selçuk telaşla üzerini giyinirken sevgilisi de ne yapacağını bilemez haldedir.)

Selçuk:
Emre Bey, sizin ne işiniz var burada? Sizi restoranımızda görmek çok büyük bir şeref.
Emre: Galiba biraz yanlış bir zamanda geldik.
Selçuk: Yok, yok. Zaten hanımefendi de şimdi gidiyordu... (kısık sesle) Kusura bakma ay parçam.

(Genç kadın bozulduğunu fazlasıyla belli ederek odadan ayrılırken Emre ise meseleye girmiştir.)

Selçuk:
Gerçekten çok şaşkınım. Son yılların en başarılı pop sanatçılarından biri restoranımıza geldi demek.
Emre: Aslında ben Çiğdem ile ilgili konuşmaya gelmiştim... Biz bu gece barda tanıştık ve kendisi daha az önce kovulduğundan bahsetti.
Selçuk: Ne münasebet efendim, Çiğdem bizim en iyi çalışanlarımızdan biri.
Emre: Şimdi yalan söylemeye gerek yok. Ben sizden Çiğdem'i işe geri almanızı isteyecektim, çünkü kendisi kovulmayı hak edecek en son kişilerden biri.
Selçuk: (Çiğdem'e dönerek) Çiğdem, kızım... Gerçekten çok özür dilerim, yeniden işe dönmek ister misin?
Çiğdem: Açıkçası reddetmeyi çok isterdim, ama şu anki durumda aptallık edecek değilim. Tabii maaşın da yatması lazım.
Selçuk: Şimdi bankamatikler kapalıdır, ama yarın ilk işim onu halletmek olacak. Hatta maaşına da zam yapıyorum! Bu arada Emre Bey, sizden ufak bir şey daha isteyebilir miyim? Benim 12 yaşındaki kızımın iki tutkusu var. Biri Kiralık Aşk'taki Barış Arduç, diğeri de siz. Yani...
Emre: Merak etmeyin, hallederiz o işi.

(Çiğdem ve Emre mutlulukla birbirlerine bakarken içleri kıpır kıpır olmuştur. Ama ikisinin de geceyi burada bitirmeye niyeti yok gibidir.)

Çiğdem:
Gerçekten nasıl teşekkür edeceğimi bilemiyorum, hayatımı kurtardın resmen.
Emre: Yok canım, asıl sen benim hayatımı kurtardın. Bugüne kadar birçok kızla tanıştım, ama hiçbiri senin gibi değildi.
Çiğdem: Daha tanışalı 1 saat olmamışken ilan-ı aşka mı başlıyoruz şimdi?
Emre: Aslında sana bir şey soracağım, ama çekiniyorum... Bu geceyi evimde bitirmeye ne dersin? Yanlış anlama, biraz oturur sohbet ederiz ve belki film falan izleriz.
Çiğdem: Bilemedim ki, şimdi üvey annem... Aman, kim takar o Ayten fırıldağını, hadi gidelim.
Emre: (gülerek) Deli olmak için özel bir çaba mı harcıyorsun, yoksa normal halin mi?
Çiğdem: Bunu bana söyleyen ilk kişi sen değilsin.

***
(Emre'nin özel arabası onların yanına gelirken ikisinin de binmesiyle birlikte yolculuk başlar. Yol boyunca birbirleriyle ilgili birçok şey anlatır, gülüp eğlenirler. Ardından eve gelip kendilerini rahat koltuğa bırakıverirler. Ama Çiğdem'in de, Emre'nin de konuşacak bir şeyi kalmamıştır.)

(Ortamda sessizlik devam ederken ikisi de daha fazla dayanamamış ve birbirlerinin dudaklarına yapışmıştır. Burada detaylarını anlatamayacağımız kadar tutkulu bir öpüşmenin ardından Emre'nin odasına giderler ve yine fazla dillendiremeyeceğimiz şekilde "tutkularını" sürdürürler...)

***

ERTESİ SABAH
(Çiğdem ve Emre sarmaş dolaş bir şekilde uyurken Emre yavaş yavaş uyanır ve yabancı bir kız ile birlikte yattığını görmesiyle birlikte hemen yataktan fırlar. Sesin etkisiyle Çiğdem de gözlerini açar.)

Çiğdem:
Emre, uyanmışsın. Normalde erken uyanan ben olurdum, ama neyse.
Emre: (endişeyle) Pardon, ama sen kimsin ve ne işin var burada?
Çiğdem: (yavaş yavaş doğrulurken) "Ne işin var burada" mı? Senin ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu Emre?
Emre: Ben standartlarımı bu kadar düşürdüm mü ya? Böyle bir hatayı nasıl yaparım? Hem seni tanımıyorum bile!
Çiğdem: Şaka mı yapıyorsun sen? Yok, galiba tam uyanamadım. Dün gece seninle barda tanıştık, hatta sen bana işimi geri almama yardım ettin! Ve sonra buraya geldik...
Emre: (gülerek) Bir dakika, dur. Ben dün gece seninle tanışıp üstüne bir de yardım mı etmişim? Bunları bırak, bir de seninle ilişkiye mi girmişim?
Çiğdem: Beni tanımadın mı, ben Çiğdem! Bu isim sana hiç mi tanıdık gelmiyor?
Emre: Hayır, ama belki de sarhoş olduğum için ne yaptığımı bilememiş olabilirim.
Çiğdem: "Sarhoş" mu? Sadece 2-3 bardak içmiştik ama.
Emre: Ben çabuk sarhoş oluyorum, bir kadehle bile bünyem zayıflıyor hemen... Neyse, evimden çıkmanı rica edebilir miyim? Yani aynı ortamda durmamız biraz...
Çiğdem: (üzerini giyinip ayağa kalkarak) Biraz ne? Söyle, erkeksen o cümleni tamamla!
Emre: Üzgünüm, ama ben zorlamadan çıksan iyi olacak.
Çiğdem: Sana gerçekten inanamıyorum.
Emre: Dur, sana bir şey diyeceğim... Bu olayı medyaya yansıtma lütfen, tamam mı? Yoksa yarattığım "evin çocuğu" imajı yerle bir olur. Bu konuda Murat Boz'u geçmeme az kaldı.
Çiğdem: Allah belanı versin pislik herif!

(Çiğdem büyük bir hışımla evden ayrılırken Emre de hala şaşkınlığını üzerinden atamamıştır. Derken yavaş yavaş ekran kararır ve 2 ay sonrasına geçiş yaparız.)

***

2 AY SONRA
(Ayten televizyon izlerken Çiğdem ise kendini iyi hissetmediği için sabahtan beri banyodadır.)
Ayten:
Sen gerçekten iyi misin? Sabahtan beri ruhunu çalmışlar gibi geziyorsun ortalıkta.
Çiğdem: Sabahtan beri kusmamın dışında fena sayılmam...
Ayten: Sakın halıya kusma, daha yeni yıkattım!
Çiğdem: Aslında...

(Çiğdem lafını bitiremeden yere yığılırken Ayten ise telaşa girmiştir.)

***
(Hastaneye kaldırılan Çiğdem yavaş yavaş kendine gelmeye başlarken Ayten de odadaki televizyon karşısında çekirdek çitlemektedir. Dizinin reklama girmesiyle birlikte doktor da içeriye girer.)

Çiğdem:
Doktor bey, ne oldu bana? Ciddi bir şey mi var?
Ayten: Doktor bey, lütfen ciddi bir şey olmadığını söyleyin de sussun şu kız!
Doktor: Aslında var. Bunu nasıl söyleyeceğimi hiç bilmiyorum, ama bir bebeğiniz olacak Çiğdem Hanım. 2 aylık hamilesiniz.
Çiğdem & Ayten: (aynı anda) NE?!

***
(Aradan dakikalar geçmiş, ama Çiğdem ve Ayten hala üzerindeki şoku atlatamamıştır.)

Çiğdem:
Bu nasıl olur, gerçekten inanamıyorum.
Ayten: Sen de sabahtan beri hiçbir şeye inanamıyorsun Çiğdem, hamileymişsin işte. Sen benden gizli ne iş çeviriyorsun, eğer anlatmazsan o saçlarından tavana asarım seni! Hem kim seninle ilişkiye girebilir ki?
Çiğdem: Yani düşünüyorum, ama kimse gelmiyor aklıma.

(Derken Çiğdem'in aklında ampul yanmıştır. Bir anlığına iki ay öncesinde yaşadıklarını hatırladıktan sonra çocuğun Emre'den olduğunu fark eder.)

Çiğdem:
Ben galiba anladım... Ve onu bulduğumda çok pişman edeceğim...
1. BÖLÜM SONU

***
Aşkın Peşinden, yeni bölümleriyle her Cumartesi 20.00'de Fav10'da!
AŞKIN PEŞİNDEN - Cumartesi 20.00.png
 
Son düzenleme:

Aserat

Konu Sahibi
Süper Mod.
Katılım
24 Ağustos 2014
Mesajlar
84,611
Reaksiyon puanı
62,935
Puanı
1,061
Konum
İstanbul

cookies

Tecrübeli Üye
Katılım
6 Ekim 2012
Mesajlar
29,742
Reaksiyon puanı
18,793
Puanı
1,060
Yaş
26
Bu soluk havalarda canınız mı sıkılıyor ya da yeni başlayan Rüzgarın Kalbi'ni sevemediniz mi? O zaman sizi buraya bekliyoruz. Bölüm birazcık uzun olsa da şahsen beğeneceğinizi düşünüyorum. :X

@Çiğdem- @xemrexxx @denizz19 @destere @Bully @eskici @Forumdash @MayısKralı @ozgur2113 @mrt-06 @cookies @vadikızı @Harunnn60 @Billy Kane @-potterhead- @MEnes @MasacRE- @DarkLeqenD @turkuazz @hayret bi şey @batuhankaralar ve diğerleri...
Rüzgarın kalbi izlenmeyecek gibi değil o yüzden onu izliyom seninki başka bahara kaldı :A
 

Özgür

Süper Mod.
Katılım
28 Aralık 2011
Mesajlar
30,913
Reaksiyon puanı
28,119
Puanı
1,059
Çok uzun olmuş, haliyle bazı yerler sıkıcılığa yol açmış.

Ayrıca Çiğdem daha hangi işte çalıştığını söylemeden Emre'nin hemen restorana gidelim falan demesi mantık hatası değil mi :D

Ellerine sağlık yine de. @Aserat
 

Aserat

Konu Sahibi
Süper Mod.
Katılım
24 Ağustos 2014
Mesajlar
84,611
Reaksiyon puanı
62,935
Puanı
1,061
Konum
İstanbul
Çok uzun olmuş, haliyle bazı yerler sıkıcılığa yol açmış.

Ayrıca Çiğdem daha hangi işte çalıştığını söylemeden Emre'nin hemen restorana gidelim falan demesi mantık hatası değil mi :D

Ellerine sağlık yine de. @Aserat
Teşekkür ederim. Ayrıca hatayı bildirdiğin için teşekkürler çünkü sen söyleyince fark ettim. Bölümün uzun olmasının nedeni de hemen asıl olaya giriş yapmak istememdi. 2-3 gün sonra bu haftaya özel olarak 2. bölümü yayınlayacağım böylece giriş faslını hemen atlatıp 3-4. bölümden itibaren de asıl konuya geçmek istiyorum. Hem o zaman daha komik olacak çünkü Emre'nin ailesi de devreye giriyor. :D
Gayet güzel ve eğlenceli olmuş:A
Okudun değil mi? Yani şüphem yok ama keşke biraz daha uzun yorum yapsaydın. Yine de teşekkürler. :A
Ay niye unutalim canim hem gece okumak dizinin tutmasina engel mi sen bir yere kaybolma 3'lü muhabbet yapariz bak gör o zaman nasil tutuyor :A
Öyle olsun bakalım. :A
 

eskici

Favori Üye
Katılım
21 Ocak 2013
Mesajlar
32,430
Reaksiyon puanı
13,640
Puanı
1,059
Teşekkür ederim. Ayrıca hatayı bildirdiğin için teşekkürler çünkü sen söyleyince fark ettim. Bölümün uzun olmasının nedeni de hemen asıl olaya giriş yapmak istememdi. 2-3 gün sonra 2. bölümü yayınlayacağım, böylece giriş faslını hemen atlatıp 3-4. bölümden itibaren de asıl konuya geçmek istiyorum. Hem o zaman daha komik olacak, çünkü Emre'nin ailesi de devreye giriyor. :D

Okudun değil mi? Yani şüphem yok ama keşke biraz daha uzun yorum yapsaydın. Yine de teşekkürler. :A

Öyle olsun bakalım. :A
Simdiden twitter da tt olmussun zaten :A
 

Çiğdem

Emekli
Katılım
30 Aralık 2013
Mesajlar
143,852
Reaksiyon puanı
123,731
Puanı
1,060
Yaş
32
Konum
Giresun
partnerimin @xemrexxx olmasından rahatsızım vlla @destere olaya müdahale eder umarım :A

ayy ayrıca 1.bölümde herşey oldu bitit 1 bölüme 30 bölümlük koca bir sezon sığdırmışsın @Aserat tüm olaylar oldu nerdeyse diziyi bitti sayıyorum :F :F :F