- Katılım
- 20 Mart 2011
- Mesajlar
- 10,225
- Reaksiyon puanı
- 1,373
- Puanı
- 535
Ahmet,Sinan ve Yusuf üniversitenin kantinindeki yuvarlak masalardan birine oturmuşlar; yarın yapacakları konuşmaları dikkatle hazırlıyorlar.
Üniversitenin batı tarafından koşarak gelen Engin'in bağırtısıyla dikkatleri dağıldı.Soluk soluğa kalan Engin, bir eliyle göğsünün sol tarafını tutuyor ve bir yandanda dışarı sarkıp duran dilini içeri sokup konuşmaya çalışıyordu.
Engin: Yan..Yanki..Yankiler geldi Sinan.
Sinan: Ne yankisi arkadaş! Ne saçmalıyorsunn?
Engin: Amerikan devlet görevlisi gelmiş.Arabası fen-edebiyatın önünde park halinde.
Yusuf: Gelin benimle,haydi durmayın!
Yusuf koşmaya başladı ve arkadaşlarınıda peşinden sürükledi.
Arabanın yanına gelmişlerdi.Yusuf Ahmet'e doğru yöneldi ve atkısını boynundan çekip aldı.
Ahmet: Ulan napacaksın benim atkıyı?!
Yusuf: Dur sen şimdi,şenlik var.Sinan çakmağın var mı?
Sinan: Cekette kaldı arkadaş.Ceketide kantinde unuttuk iyi mi?
Engin: Tamam tamam sakin olun.Bende kibrit var.Al yak bi dal Yusuf'um.
Yusuf arabanın benzin deposunu açtı.
Kibriti alıp kutuya sürttürdü.Çıkan alevle atkının ucunu tutuşturdu.Atkının alev alan ucu dışarıda kalacak şekilde atkıyı benzin deposuna sarkıttı.
Yusuf: Uzaklaşın!
Herkes geriye doğru çekilip ağaçların olduğu toprak kısma doğru yöneldi.
Sinan: Görüyor musun arkadaş?! Koskoca Amerikan arabasını hiç etmeye Ahmet'in yamalı atkısı yetti.
(Gülüşmeler)
Tam atkı benzin deposuna doğru yanmaya devam ederken o sırada arabaya doğru yönelen iki kız Yusuf'un dikkatini çekti.Koşmaya yeltendi ama Sinan kolundan tuttu.
Yusuf: Bıraksana napıyorsun dede?!
Sinan: Dur onlar ordan geçene kadar patlamaz.Koşup yanlarına gidersen hareketlilik olduğunu görürler,yakalanırsın.
Yusuf: Nereden biliyorsun ulan patlamayacağını?!
Sinan: Sayıyorum dede sayıyorum.
Üniversitenin batı tarafından koşarak gelen Engin'in bağırtısıyla dikkatleri dağıldı.Soluk soluğa kalan Engin, bir eliyle göğsünün sol tarafını tutuyor ve bir yandanda dışarı sarkıp duran dilini içeri sokup konuşmaya çalışıyordu.
Engin: Yan..Yanki..Yankiler geldi Sinan.
Sinan: Ne yankisi arkadaş! Ne saçmalıyorsunn?
Engin: Amerikan devlet görevlisi gelmiş.Arabası fen-edebiyatın önünde park halinde.
Yusuf: Gelin benimle,haydi durmayın!
Yusuf koşmaya başladı ve arkadaşlarınıda peşinden sürükledi.
Arabanın yanına gelmişlerdi.Yusuf Ahmet'e doğru yöneldi ve atkısını boynundan çekip aldı.
Ahmet: Ulan napacaksın benim atkıyı?!
Yusuf: Dur sen şimdi,şenlik var.Sinan çakmağın var mı?
Sinan: Cekette kaldı arkadaş.Ceketide kantinde unuttuk iyi mi?
Engin: Tamam tamam sakin olun.Bende kibrit var.Al yak bi dal Yusuf'um.
Yusuf arabanın benzin deposunu açtı.
Kibriti alıp kutuya sürttürdü.Çıkan alevle atkının ucunu tutuşturdu.Atkının alev alan ucu dışarıda kalacak şekilde atkıyı benzin deposuna sarkıttı.
Yusuf: Uzaklaşın!
Herkes geriye doğru çekilip ağaçların olduğu toprak kısma doğru yöneldi.
Sinan: Görüyor musun arkadaş?! Koskoca Amerikan arabasını hiç etmeye Ahmet'in yamalı atkısı yetti.
(Gülüşmeler)
Tam atkı benzin deposuna doğru yanmaya devam ederken o sırada arabaya doğru yönelen iki kız Yusuf'un dikkatini çekti.Koşmaya yeltendi ama Sinan kolundan tuttu.
Yusuf: Bıraksana napıyorsun dede?!
Sinan: Dur onlar ordan geçene kadar patlamaz.Koşup yanlarına gidersen hareketlilik olduğunu görürler,yakalanırsın.
Yusuf: Nereden biliyorsun ulan patlamayacağını?!
Sinan: Sayıyorum dede sayıyorum.