NTV Ana Haber'de Can Dündar'ın sorularını yanıtlayan Öyle Bir Geçer Zaman Ki dizisinin senaristi Coşkun Irmak diziyle ilgili açıklamalar yaptı...
Coşkun Irmak Can Dündar’ın sorunlarını yanıtladı. DT sanatçısı.
Bu yazdığım ilk dizi, DT de sanatçısıyım.
Kişisel olarak 25 yıldır oyun yazarıyım. Kişisel birkimimin ekip çalışmasıyla birleşmesi gerekiyordu. Yapım, oyuncu ve yönetmen bu organize bir iş ve senaryo da bunun bir parçası.
Her yazarın anlattığı hikayede kendisinden bir parça vardır. Yazarken geçmişten esinleniyorum.
Karakterlere yoğunlaşıyoruz. Zamanla karakterlere odaklandık.
Dizinin çekimleri başlamadan 15 bölümün senaryosu hazırdı. Yazmaya da devam ediyorum.
Zaman zaman sete gidiyorum.
Tecavüz sahnesini aylar öncesinden düşünmeye başladım. Tecavüz sahnesinin estetik açıdan çok başarılı olduğunu düşünüyorum. Toplumdaki yansıması farklı olabilir tabi. Gerçekle yüzleşmek ve tanık olmak izleyici rahatsız etmiş olabilir. Ama belki de bu rahatsızlığın sebepleri üzerine düşünmek gerekir.
Benim yazdığım senaryoda çocuğun kullanımı söz konusu değil. Osman bu dizinin omurgasında yer alıyor. Kullanmak bir yana diziye ağırlığını koymuş durumda. İlerleyen dönemlerde Osman’ın bu yaşadığı sürecin ne kadar anlamlı ve nerelere ulaşacağını seyirci görecektir.
Bilgisayarımın çalındığı ve senaryoların çalındığı haberleri doğru değil.
Bu önceki konunun tamamen aynısı değil. Bu yüzden bu konuyu açtım.
Coşkun Irmak Can Dündar’ın sorunlarını yanıtladı. DT sanatçısı.
Bu yazdığım ilk dizi, DT de sanatçısıyım.
Kişisel olarak 25 yıldır oyun yazarıyım. Kişisel birkimimin ekip çalışmasıyla birleşmesi gerekiyordu. Yapım, oyuncu ve yönetmen bu organize bir iş ve senaryo da bunun bir parçası.
Her yazarın anlattığı hikayede kendisinden bir parça vardır. Yazarken geçmişten esinleniyorum.
Karakterlere yoğunlaşıyoruz. Zamanla karakterlere odaklandık.
Dizinin çekimleri başlamadan 15 bölümün senaryosu hazırdı. Yazmaya da devam ediyorum.
Zaman zaman sete gidiyorum.
Tecavüz sahnesini aylar öncesinden düşünmeye başladım. Tecavüz sahnesinin estetik açıdan çok başarılı olduğunu düşünüyorum. Toplumdaki yansıması farklı olabilir tabi. Gerçekle yüzleşmek ve tanık olmak izleyici rahatsız etmiş olabilir. Ama belki de bu rahatsızlığın sebepleri üzerine düşünmek gerekir.
Benim yazdığım senaryoda çocuğun kullanımı söz konusu değil. Osman bu dizinin omurgasında yer alıyor. Kullanmak bir yana diziye ağırlığını koymuş durumda. İlerleyen dönemlerde Osman’ın bu yaşadığı sürecin ne kadar anlamlı ve nerelere ulaşacağını seyirci görecektir.
Bilgisayarımın çalındığı ve senaryoların çalındığı haberleri doğru değil.
Bu önceki konunun tamamen aynısı değil. Bu yüzden bu konuyu açtım.