Ölüm İle Yaşam | 4. Bölüm

  • Konuyu başlatan Konuyu başlatan XanTier
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

XanTier

Konu Sahibi
Emekli
Katılım
27 Kasım 2012
Mesajlar
21,249
Reaksiyon puanı
8,283
Puanı
1,061
Yaş
30
916612s.jpg
ÖLÜM İLE YAŞAM 4. BÖLÜM


Yavaşça ve gözünüzde canlandırarak okursanız daha heyecanlı olacaktır.

Matt aracını durdurdu. Polisler aracından inene kadar ayağının altındaki paspası aldı dizlerinin üzerine koydu. Beklemeye başladı. Sağ kapıyı açmak için polis elini uzattı ve kapıyı açmaya çalıştı ama kilitliydi. Tam o anda Matt sağ kapının camını biraz indirdi. Polis kolunu uzattı ve silahı Matt'e doğrulttu.

Polis: Teslim ol!

O anda Matt camı yukarı kaldırdı ve polisin eli camda sıkıştı. Silah elinden düştü. O sırada Matt gaza bastı ve polis arabayla birlikte sürüklenmeye başladı. Matt durduğunda adamın eli kendiliğinden camdan çıkmıştı. Öteki polis aracın yanına geldiğinde Matt araçtan fırladı ve polisin yüzünü paspasla saracak şekilde üstüne atladı ve yere yatırdı. Polis az da olsa nefessiz kalmıştı.

Matt yere düşen silahı aldı. Ancak ateş etmedi. Çünkü ateş ederse polislere "kendileri öldü" süsü veremezdi. Silahın dibiyle polise vurdu. Öteki polis ise yerde sürüklenirken başını vurduğundan dolayı baygındı. Onları öldürmesi gerekiyordu. Çünkü o artık bir katil olmalıydı. Olacaktı. Babasının sözünü tutacaktı.

Aracından yangın tüpünü aldı ve bekledi. Bir an için vazgeçmeyi düşündü. Ama artık çok geçti. Polisler yüzünü görmüşlerdi. Bundan sonra dönüşü olmazdı. Olamazdı. Gözyaşları içinde iki polise de yangın tüpüyle defalarca vurdu. İkisinin de nabzı atmıyordu. İlk defa insan öldürdü. Dizlerinin üzerine çöktü. Öylece kalakaldı. Ama acele etmesi gerekiyordu. Vakit yoktu. Her an birileri gelebilirdi. Şimdi sadece cesetleri yok etmek kaldı geriye. Öfkelenmeye ve telaşlanmaya başladı.

Hemen polislerin aracını aldı getirdi. İkisini sağ koltuğa üst üste oturttu. Bir taş buldu ve şoför koltuğuna geçti. Yola çıkardı. Kapıyı açtı. Kırsal alanda durduklarında sol kapısına yanaşan polisi yanına oturttu. Ardından Matt aracı harekete geçirdi. 2. vitesteyken taşı gaz pedalına koydu. 4. vitese aldı ve araçtan atladı. Yol düz olduğu için araç yaklaşık 100 km/h hıza ulaştı. Yoldaki bozukluklardan dolayı araç bariyerlere çarptı. 4 kez takla attıktan sonra bir ağaca çarparak durdu.

Matt olanları görünce aracına atladı ve hemen yanına gitti. Güzel bir kaza olmuştu. Ama yetmezdi. Araçtan benzin sızdığını görünce hemen çakmağını çıkarttı yaktı ve sızan benzinin üstüne attı. Araç alev aldı. Matt arkasına bakmadan aracıyla oradan uzaklaştı.

Ezcane'ye gidip ilacını aldı ve eve vardı. Eve geldiğinde evde hafif kötü bir koku vardı. Anlamaya çalıştı. Birkaç dakika aradı ama bulamadı. Sonra hapını içmek için su almaya gitti. Hapını içerken çuvalda bacak olduğunu hatırladı. O kokmaya başlamıştı. Çünkü derin dondurucuya koymamıştı. Derin dondurucuyu açtı. Yer yoktu. Birkaç parça şeyi çıkarttı. Sona çuvaldaki bacağı çıkardı ve buzluğa koydu.

Düşündü. Bundan sonra ne olacaktı? Böyle mi yaşayacaktı? Az önce 2 kişi öldürmüştü. Hem de 2 polis. Daha önce hiç insan öldürmemişti. Ama çok soğukkanlıydı. Son yaşadıklarından dolayı mı soğukkanlıydı. Yoksa katil olmak için mi doğmuştu? Kafasında bunlar dolanırken akşam oldu. Yemeğini yedi. Biraz televizyon izledi. Yatağına gitti. Saatlerce uyuyamadı. Biraz sonra kapı çaldı. Yatağından kalktı. Dürbünden baktı. Yan evdeki komşuları Saeger'dı. Saeger 49 yaşında, Matt'in babasının uzun yıllardır arkadaşı, hiç evlenmemiş ancak evinde Matt'le aynı yaşlarda bir genç kızla yaşayan çılgın bir adamdı. Kapıyı açtı.

Saeger: Matt? Girebilir miyim?
Matt: Tabi Saeger amca. Ne oldu?
Seager: Anlatacağım.

Saeger neden bu saatte gelmişti? Oturduktan sonra Seager söze başladı.

Saeger: Oğlum. Benim buraya gelmemi baban hapse girmeden önce istemişti.
Matt: Ne?
Saeger: Bekle. Bildiğin gibi babanla ben iyi dosttuk. Yıllardır komşuyuz ve bir samimiyetimiz var. Bu samimiyetimiz aslında ben buraya taşınmadan önce de vardı.
Matt: Ne kadar önce?
Saeger: Daha önce işte. Babanın mektubunu okudun, değil mi?
Matt: Evet.
Saeger: Ne istediğini biliyosun yani.
Matt: Evet.
Saeger: Seri bir katil olmak için çok çalışman lazım biliyorsun değil mi?
Matt: Evet. Babamın olmamı istediği şeyi oldum bile.
Saeger: Ne? Ne zaman?
Matt: Bugün.
Saeger: Nasıl oldu?

Matt polislerle yaşadığı olayı, onları nasıl öldürdüğünü ve nasıl kaza süsü verdiğini anlattı Saeger'a. Saeger şaşkınlıkla dinledi. Ve takdir etti.

Saeger: Aslında ben sana bu yaptıklarını öğretmek için gelmiştim. Ama sen anlattığın kadarıyla bayağı başarılı bir iş çıkartmışsın. Bravo sana. Teşekkürler Matt. Beni bunları öğretmekten kurtardın.

Ayağa kalkıp alkışlamaya başladı. Bağıra bağıra "
Teşekkürler Matt" diyordu. Kapıyı açıp sokağa çıktı.

Saeger: (Bağırarak) Teşekkürler Matt. Teşekkürler Matt. Teşekkürler Matt. Bana ihtiyacın yok. Omzumdan büyük bir yük kaldırdın. Teşekkürler Matt. Sen tam bir katilsin artık. Teşekkürler Matt. O 2 polisi kendi başına öldürdün. Teşekkürler Matt. Teşekkürler Matt.

Matt ne yapacağını şaşırmıştı. Saeger'in arkasından gidip onu susturmaya çalışıyordu. Çok öfkelenmişti. Saeger "Teşekkürler Matt" diye bağırmaya devam ederken yerden aldığı taşla Saeger'in ensesine vurdu. Bayılttı. Kendini tutamadı. Defalarca vurdu. Vurdu. Vurdu. Vurdu. Eli yüzü kan olmuştu. Etrafına insanlar toplanmaya başladı. Matt o insanları görünce onlardan kaçarmaya çalıştı. Yüzünü kapatarak kaçarken önünü polis kesti. Geri döndü. İnsanların arasından geçti. Polis köpekleri kovalamaya başladı. Sağa kaçtı. Sola kaçtı. Her yer kapalıydı. Dizlerinini üzerine çöktü ve"Hayııııııııııır!" diye bağırdı. Ve nefes nefese, kan ter içinde uyandı. Ve biraz sonra kapı çaldı. Gelen Saeger'dı.

Devam Edecek...

*******


5. Bölüm İçin Tıkla
 
Son düzenleme:
Oooo mat met ne oluyor? Yabancı karakterler beklemezdim senden :X Fırsat buldugumda okurum seriyi :) Başarılar...
 
Süper olmuş aga önceki bölümleride okudum çok heyecanlı senden iyi senarist olur aga puanım 10 üzerinden 10 süper

Ya benden iyi senarist olur tabi. Ben bendeki ışığı gördüm ama o ışığı benden başka gören yoktu :D :D
 
Hacııımmm...Arabanın rengi bu MAVİ yoksa bu MAVİ mi?... Hikaye güzel beğendim bi çırpıda okudum harbiden :ok: başarılı ve başarılar...Ama biraz sanki Dexter Waking Dead'e gitmiş orda bi kaç zombi öldürüyor gibi :X Hikayede geçen insalar Walking Dead gibi :X Habire kol bacak boyun filan kopuyor:X

- - - Ekleme - - -

Rayn'ın öldürdüğü adam neden karisina saldirmiş öldürmüş? Ona bi hikaye bağla ama:)
 
Sakin da. O hikaye güzel bi yere bağlanacak :ok: