Posta gazetesi televizyon eleştirmeni Mesut Yar, Ben Bilmem Eşim Bilir yarışma programını değerlendirdi:
Ben bilmezsem eşim nasıl biliyor?
'Ben Bilmem Eşim Bilir' (Kanal D) isimli yarışmayı bir röntgen cihazı olarak hayal edin. Buna göre buyurun yeni kuşağın röntgenine kriterlerine birlikte bakalım... Öncelikle çiftler arasında yaratıcı bir sıfat yok. Yarışmada en çok kullanılan sıfatlar 'hayatım, tatlım, canım' şeklinde sıralanıyor. Ne bekliyordun diye soranlar için beklentimizin olmadığını not düşelim... Kadınlar eşlerini desteklerken biraz izafi davranıyorlar.
Performans sınırından çok 'Benim kocam dünyayı yener' minvalinde bir iç gazı söz konusu. Buna kadınlar arası rekabet de diyebiliriz... Erkekler eşlerinin yetenekleri hakkında pek bir kararsız. Zaten yarışmada şaşırtan malzeme de o hattan çıkıyor. Her etabın sonunda şaşkın erkek yüzü görmek eğlenceli... Çiftler arasında özel bir mizah anlayışı henüz gelişmemiş.
Bu yüzden çoğunluğun güldüğüne gülüp, çoğunluğun yaptığı türden espri yapılıyor... Hayal kırıklıkları anında yaşanan küçük öfke patlamaları da yok değil. İşte orada endişe ediyorum. Evlilik/mutluluk eğrisinde bu yarışma ileride çiftlerin başına gelebileceklerin ipucunu veriyor, iyi değerlendirilmeli... Eni konu bir yarışma programı işte ama 'bize bire bir benzediği için' çok izleniyor ve bir süre sonra insana 'saptama yapma' ihtiyacı hissettiriyor. Neyse; röntgen mütehassısı sunucu kardeşimiz İlker Ayrık'a selam çakarak bitirelim. Çok başarılısın İlker!
Ben bilmezsem eşim nasıl biliyor?
'Ben Bilmem Eşim Bilir' (Kanal D) isimli yarışmayı bir röntgen cihazı olarak hayal edin. Buna göre buyurun yeni kuşağın röntgenine kriterlerine birlikte bakalım... Öncelikle çiftler arasında yaratıcı bir sıfat yok. Yarışmada en çok kullanılan sıfatlar 'hayatım, tatlım, canım' şeklinde sıralanıyor. Ne bekliyordun diye soranlar için beklentimizin olmadığını not düşelim... Kadınlar eşlerini desteklerken biraz izafi davranıyorlar.
Performans sınırından çok 'Benim kocam dünyayı yener' minvalinde bir iç gazı söz konusu. Buna kadınlar arası rekabet de diyebiliriz... Erkekler eşlerinin yetenekleri hakkında pek bir kararsız. Zaten yarışmada şaşırtan malzeme de o hattan çıkıyor. Her etabın sonunda şaşkın erkek yüzü görmek eğlenceli... Çiftler arasında özel bir mizah anlayışı henüz gelişmemiş.
Bu yüzden çoğunluğun güldüğüne gülüp, çoğunluğun yaptığı türden espri yapılıyor... Hayal kırıklıkları anında yaşanan küçük öfke patlamaları da yok değil. İşte orada endişe ediyorum. Evlilik/mutluluk eğrisinde bu yarışma ileride çiftlerin başına gelebileceklerin ipucunu veriyor, iyi değerlendirilmeli... Eni konu bir yarışma programı işte ama 'bize bire bir benzediği için' çok izleniyor ve bir süre sonra insana 'saptama yapma' ihtiyacı hissettiriyor. Neyse; röntgen mütehassısı sunucu kardeşimiz İlker Ayrık'a selam çakarak bitirelim. Çok başarılısın İlker!